Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Jezebel
Sevgili gondag, eskiler söyle der:
"her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır "
Yani kendimizce geliştirdiğimiz yöntemlerimiz var.
Çalıştığım için ben sürekli kontrol edemeyip çimlenen tohumları kurutabiliyorum.
O yüzden fanus veya mini seradan vazgeçemem.
Mesela şimdi pembe muz tohumları ektim.
Kurumaları ölmeleri anlamına gelir.
10 gündür nemli beyaz baltık torfunda bekletiyorum.
Bu gün actım baktım, bir tohum cimlenmiş.
Fanus olmasaydı bunu başaramazdım.
Limon koklendirdiginizi yazmışsınız, benim limequat'ım var yöntemi tarif ederseniz onu çoğaltmayı çok isterim.
Sevgiler.
|
sevgili jezebel. günaydın,
haklısınız,hepimiz kendimizce yöntemler geliştiriyoruz,örneğin ben sizin kadar cesur değilim,ekili tohumları açıp bakamam çimlenmeye başlamış ise doğal ortamının bozulup küsmesinden korkarım,onun yüzeye çıkıp kendisini bana göstermesini beklerim, pembe muz tohumlarınızı kutlarım nasıl bir duygu olduğunu biliyorum,beyaz baltık torfu hakkında hiç fikrim yok ama iki yıl evvel
blue-white bird denilen beyaz starliçe tohumlarını 8 ay steril nemli kumda bekleterek çimlendirmiştim karanlık bir dolapta bekleterek! şimdi bayağı gelişti
ama sonradan 7 yılda ergenleşip çiçek açtığını öğrendim !!! onun çiçeğini görmek mümkün olurmu bilmiyorum ama erenlerin dediği gibi yolunda olurumya..
limeguat'a gelince,atalardan kalan geleneksel yöntem,körpe bir filizi kopartıp
bir başka bitkinin izdüşümü dışına ama gölgesinden istifade edebileceği bir yere
önce toprağı yumuşatıp sonra filizin alt tarafındaki yapraklarını kopartıyor üçte ikisi tprağın içinde kalacak derinlikte ekiyor ve torağı sıkıştırıyorum ardından suluyorum iki denemeden biri genelde müsbet netice veriyor,şimd, boyu henüz 20 cm ama bir limon yavrucuğu var.