Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Kiraz
Yazınızı okudum, sizi de yazdığınız gibi hayal edebiliyorum, çok hoşsunuz  Nedense ekmek yapmaya başlayınca, her seferinde "Gelecek sefer daha iyi yapacağım" duygusu ağır basıyor, ayrıca pes edip mayamı da ziyan etmek istemiyorum, bu nedenle devam, bakalım nereye kadar... Normalde ekmekçi değilim ama bu ekmeğin kokusunu gerçekten seviyorum.
Romatoloğa kontrole gideceğim, kilo vermemi istedi, ilk kontrolu erteledim, haftaya hesaplaşacağız 
|
Bu mayaların -mayaların diye çoğul konuşuyorum çünkü dolabımda üç tip maya kavanozu oldu. Kavanozlar birbirine benzediğinden ve işaret de koymadığım için ne nedir unuttum- arada sırada yenileneceği olgusu yüzünden, her yenilediğim mayadan ekmek yapma zarureti ortaya çıkıyor. Derin dondurucu imdada yetişiyor iyi ki

)
1800'lü yıllarda bu maya saklama işini daha bi ciddiye alıyorlarmış mecburen. Bizim mayalar buzdolabında bile fermente olup kabına sığmıyor, ama eksi (-)derecelerin onlarca altındaki hava ısısı nedeniyle ekşi mayaları bozulmasın diye kadınların sorumluluğuna verirlermiş (ne beklenirdi ki?

Alaska'da çocuklarına bakmayı beslemeyi doğa kanunu olarak algılamış her kadın gibi mayayı besleyip büyütme ve bittabii koruma işi de kadınlarınmış. Dondurucu soğuktan korumak için kadınlar mayaları sarıp sarmalayıp koyunlarına alıp uyurlarmış
E, yüz yılı aşmış bir süredir elden ele geçen mayayı bozmak, şartlar da çetinse yürek ister.