Bugün bir Difenbahya hediye geldi. Kocaman yaprakları var. İsmini Marul koyduk. Saksısı büyük sayılmaz, ama değiştirmemeye karar verdim. Bu Koçtaş'lar Bauhaus'lardan alınıp gelinen, aşırı koca yapraklı bitkilerin toprağını ne zaman hemen değiştirsem hep kötüleştiler. En az 1 yıl sonra filan değiştirmeye karar verdim. Madem bu kalitesiz görünümlü toprakta bu kadar büyüyebilmişler -hormon veriyorlar tabii sürekli oralarda, yoksa güneş ne arasın!- ben de alışana dek değiştirmeyeceğim. Kauçuk bitkisinin değiştirdim hâlâ toparlayamadı, minicik yapraklar açıyor ayda bir, o da zorlana zorlana. Oysa Bauhaus'tayken lahana kadar yaprakları vardı.
Su püskürterek yapraklarını nemlendirdim acaip tozluydu. Nette epey okudum ki alt yapraklarını atıyormuş sıkça. Normalmiş. Ama burada sulamayla ilgili bir görüş birliğine varılamamış gibi. Bu aya dek tüm salon bitkilerimi haftada 1 suluyordum, şimdi 2'ye çıkarttım, sanırım buna da öyle yaparım.
Kayınvalidemin salonunda loş bir köşede var bu bitkiden. Önünde tül var ve hiç güneş düşmüyor üstüne. Ve çok sağlıklı, keyifli. Pek öyle her gün su sıktığını sanmıyorum. 2 günde bir ya da 3 günde bir sulamıyordur da. Benim salonumda da hiçbir bitkinin pek yaşamadığı loş bir köşe var, bunu oraya düşündüm. Onunki de çok büyümüş, çürümüş çelik almış dikmiş, büyümüş bu da. Şu an çok sağlıklı. Yakında resmini ekleyeceğim.
|