Kusura bakmayın. Bunu yaratan sizsiniz. Kaç kişi ölse makuldür diye soruyoruz, sıfır diyorsunuz. Sonra da kaç kişi ölürse ölsün önemi yok anlamında şeyler söylüyürsunuz (
bunu söylerken de sanki siz söylemiyormuş gibi cümle yapısı kuruyorsunuz -bu da ikinci riyakarlık-).
Üstüne üstlük okuduğunuzu bile anlamıyorsunuz. Bahsettiğiniz mesaj, nükleer savunanların bile nükleer etkileri yaşamasını istemem anlamında yazılmış (nükleer savunanlar ölsün anlamında değil). O kadar körleşmişsiniz ki, her türlü algılama yeteneğini dahi muhafaza edemiyorsunuz.
Bu anlamda kim adına konuşuyorsunuz, kimi temsil ediyorsunuz? Buradaki herkes düşündüğünü, hissettiğini, duruşunu yazıyor. Japonlar yeni santral kurarlar diyorsunuz. Belki kurarlar. Ama bu evlerinden sürülmüş 200 bin kişinin, radyasyondan etkilendiği şüpheli 160 kişinin, tedaviye alınan 9 kişinin isteği olmayacaktır.
Floridada köpek balığı, uçak kazası
vb. şeylerle özdeşleştirmeye çalışıyorsunuz. İstiyorsanız gidip kendinizi ısırtırsınız balığa kim karışır. Sen ısırılacaksın diye ben ne diye ısırılayım diyorum, verilecek cevabınız yok. Aklınızca gaz lambası diye dalga geçiyorsunuz. Merak etmeyin, ayrıca keyif almazsak gaz lambasına düşmeyiz.
Biraz dürüst olmak lazım. Deyin ki, "
nükleer lazım. Bunun sonunda ölen olur, binlerce yıla sirayet eden kirlenme de olur. Olsun varsın. Çernobil de, Japonya da bunun bedelidir. İnsan ve çevrenin önemi yoktur. " buna kimsenin diyeceği bir şey olamaz. Sizin düşüncenizdir. Nitekim böyle diyenler de oldu.