"nukleer atiga gelince,, tehlikelidir dogrudur, ancak yonetilebilir, yani biriktirilebilir, yokedilebilir, saklanabilir, yeniden kullanilabilir, v.s.. sonucta rasgele birileri bu isi yapmiyor."
Bunu bilinen ve garanti edilebilen bir yolu yok. Defalarca atıkların okyasuna atıldığını tekrarladım. Sanırım bir etkisi olmuyor bunun. Evet bu artıkları yoksul Afrika ülkelerinde depolayanlar rasgele birileri, insan sağlığını ticari karları için hiçe sayan birileri bunlar.
Paneller yer kaplyor gibi bir sav, ne çanak antenle ne de başka bir gerkeçe ile akü suyuyla kıyaslanamayacak bir atığı aklamaz. Ben size söylüyorum. Akü suyuna radyoaktif bir atığı tercih etmezsiniz. Onyıllar geçti Çenobil'den çevre daha ne kadar kirli kalacak.
Akü suyu gibi sınırlı bir alanı da kirletmedi biliyorsunuz. Ülkemizin önemli bir kısmı şu günde de kirlilik altında.
Ermenistan santrali konusunda ise kimse konuşmuyor. Sızıntı mı var yok mu ne oldu bilmiyoruz.
Daha başka ne olmalı ki sizi bu sızıntı ve kazaların son derece tehlikeli olduğuna ikna etsin. Çocuklarınzın zarar görmesi mi gerekiyor.
Bulgaristan'ın da radyoaktif serpintiden etkilendiğini göz öünnde tutup bun utekra düşününderim. Santralle elde edilecek kar size dönmeyecek ama, çocuklarınızın sağlığı ile tek başınıza uğraşacaksınız.
Emin misiniz radyoaktif serpintiden muaf olduğunuza.
|