|
Sayın FİRUZAN..
Görüşlerimi aktarayım size:
-Satıcı akıllılık etmiş derken şunu kastettim ben..Onlar ticaretin kolaylıklarına kaçtıkları için bizler gibi büyük ve çok ağır toprak dolu saksılar kullanmıyorlar..Nakliye,kargo sorunlarını düşünerek minimum toprakta en güzel sonucu almak istiyorlar..ama o minicik saksıya o kadar soğanı yerleştirirken de sık sık besin takviyesi ile soğanları büyüttüklerini sanıyorum..
Yani 10 tane soğanı 5 santimlik saksı toprağı öylesine besliyemez..mutlaka katkı maddeleri ve haricen verilen besinler kullanıyorlardır..ama onlar göz kararı ile değil,tamamen bilimsel yaklaşıyorlardır olaya..hangi besinin ne kadar arayla,ne kadar miktar ve dozda verileceğini bizler onlar gibi bilemeyiz..teknik bir konu bu..benim görüşüm böyle..
-Ben ''kökleri gelişemeyince çiçek de açmayabilir'' derken şunu kastediyorum..15 santim derinliğindeki bir saksıda siz 5 santim uzunluğundaki soğanı,bir 5 santim de aşağı gömerseniz,soğanların saksı toprağından faydalanma derinliği 5-6 santime inmiş olur..buda soğanların gelişimi için saksıdaki toprağın tamamına yakınını kullanamaması anlamına gelir..yani,soğanları saksılara fazla gömmeden ekmemiz onların saksıdaki tüm topraktan istifade etmesi açısından yararlı olur..
-''Burhaniyede ektiğim tüm nergisler açmış komşularım söylüyor.İstanbul'da balkonda bu iş neden olmuyor?'' diyorsunuz..haklısınız..benim kendime ait Doble Daffodil Erlicheer türü katmerli nergislerim hem Çanakkale'de hemde İstanbul'da saksıda fire vermeden açıyorlar her yıl..hiçbir soğuklama işlemi falan yapmadığım halde,hiç sorun çıkarmıyorlar..
Ama gelin görünki,Hocam100'den satın aldığım Karaburun nergisleri ne Çanakkale'de zeytinliğimde nede İstanbul'da hem saksıda hemde site bahçesinde verimli olamıyorlar,nerdeyse hiç çiçek açmıyorlar..yoz mudurlar bilemiyorum..Bir bilimsel makalede Karaburun üreticilerinin çok eskimiş soğanları attıklarını okumuştum..
Bazı nergislerde bu durumun giderilmesi için,ekim öncesinde 8 hafta kadar 8-9 derecede bekletilmesi gerektiği yazılıyor literatürde..yazın göbeğinde 8-9 derece sıcaklığı nasıl buluruz bilemiyorum..yani bu 8 haftalık dönemde bizim kuru soğan diye baktığımız soğanlarda iç hareket başlıyor ve çiçek tomurcuğu oluşmaya başlıyor..vejetatif büyüme konisinin bir çiçek sürgünü haline dönüşümü sağlanıyor..
Sizin İstanbul'da saksıdaki soğanlar bu yüzden açmıyor olabilir..mesela siz koca yaz saksılarınızı güneşli bir yerde bekletiyorsanız çiçek sürgünü oluşumu olmayacak demektir..
Ayrıca soğanların büyüklükleri,yaprakların tam sararmadan erkenden koparılmalarıda çiçek veriminde etkili..
Çiçeğin kalitesi,soğanın iriliğiyle orantılı..
-''..yoksa başka bir yerde büyüdüler buraya dizildiler mi?Bu şekilde seneye de sizce kalabilir mi?'' diyorsunuz..
Başka bir yerde büyütülüp o minik saksıya dizildiğine inanmam..O şekilde seneye kaldığında da aynı güzel sonucu alacağınızı sanmıyorum..
En doğrusu..tüm soğanlarınızı,çiçeklenmeden sonrada temmuz ayına kadar bakımını yapınız,yapraklarının kendiliğinden sararıp kurumalarını bekleyiniz,daha sonra söktüğünüz soğanları imkanınız varsa dikimden önce 8 hafta kadar 8-9 derecede bekletiniz..hiç olmazsa evinizin en serin,havadar bir noktasında muhafaza ediniz.
Ben bu yıl Hocam100'den aldığım açmayan soğanları,hiç olmazsa 15 ağustos-15 eylül arasında buzdolabında 4 derecede bekletip öyle ekeceğim..tabi,ektikten sonra saksılarıda filizler gözükene kadar en serin yerde bekletip ondan sonra güneş gören bir noktaya alacağım..yine sonuç alamazsam çöpe atacağım..
Çiçek verimi olmayan türler çok yorucu ve sıkıcı oluyor..
Sayın FİRUZAN..bildiğim ve dilim döndüğünce fikirlerimi yazdım..yazdıklarımda yanılgılarım olabilir..eleştiriye açıktır yazdıklarım..
|