View Single Post
Eski 16-02-2011, 13:42   #123
memet
Kaybettik, Allah rahmet eylesin
 
memet's Avatar
 
Giriş Tarihi: 18-02-2006
Şehir: İzmir
Mesajlar: 13,948
Sayısını binlerce tahmin etmiyorsam da, nükleer santrallerin gayet güzel çalışmadığı kazaların ciddiyetinin buna aykırı bir durum yarattığı ortada. Her sene en az bir ciddi kaza haberi olyuor.
Ülkede uranyum olması nükleer yakıtın dışarıdan alınacağı gerçeğini değiştirmiyor. Çernobili bu kadar küçümsemenize şaşırdım, yüzlerce kilometre uzaktan Karadeniz sahilimizde kanser vakaları devam ederken bunu biraz konuyu hafife almak olarak görüyorum. Ukrayna'da ise felaket halihazırda yaşanmaya da devam ediyor. Görünüşe göre bir kaç bin/milyon yıl kadar da santral çevresi radyoaktif kalmaya devam edecek.
Atıkların hacmen fazla olmaması bütünüyle yanıtlmaya yönelik. Hiç bir bilinen uygun saklama koşulu yoktur, hiç bir çevreye zarar vermeden yok etme tekniği geliştirilmedi. Kurallara uygun bir atık yoketme yolu bulunamadı.

Cam ve kurşun kaplara konup derine gömülüyor. Herhangibir yeraltı faaliyeti bu atıkların açılması için yeterlidir. Amerika yıllarca okyanusa attı. En büyük kirletici de bu ülkedir. Okyanusda atıklara ne olduğunu da anlattım. Santrallerin çevresinde kanser olaylarındaki artışı da daha önce anlatmıştım.

Bir kaç milyon yıl kadar tehlikeli kalacak atıklar ortadayken bu santrallere temiz demekde bir anlam bulamıyorum. Çalışırken zaten kanser saçıyorlar.
Milyon yıl ne anlama geliyor gözönünde canlandırılamıyorsa, homosapiens türü yüzellibin yıl kadardır var. Yazıyı beş binyıldır yazabiliyoruz.

Yani bir atık varili nükleer ömrünü tamamlamadan en az beş ayrı insan türü yeniden evrim geçirebilir.
Ortadan kaybolan cro magnon türü ikiyüzellibin yaşındaydı.
Elli yıl kadar enerji versin diye ne kadar sürenin kirleticelği basit bir hesapla ortadadır.
( Elli yıl benim abartılı rakamım ortlama ömür bunu yarısı kadar santralde)

memet Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön