Gerçekten inanamıyorum ve üzülüyorum da!
Arkadaşlar, biz burada birilerini ne yargılamaya ne de asıp kesmeye veya küçük düşürmeye çalışıyoruz. Yapmaya çalıştığımız şey, konuşma dilinde kullanabildiğimiz anlatımı etkinleştiren jest ve mimiklerin, yazı diline ancak noktalama işaretleriyle katılabildiğini anlatmaya çalışmak.
Şaşırma, kızma, sevinme, üzülme, vs. gibi duygularımızı ses tonuyla bile ifade edebilirken yazı dilinde bunu ancak noktalama işaretlerinden yararlanarak başarabiliriz. Bu bize, düşüncelerimizi, duygularımızı doğru ve etkili ifade edebilme olanağını sunar.
Bunun alınganlık göstermeye neden olacak bir yanını göremiyorum .
Ama şunu anladımki; Mevlana' nın şu sözü hala güncelliğini korumakta:
"Neyi, nasıl söylediğiniz önemlidir. Ama daha önemlisi, karşınızdakinin ne anladığıdır."
|