View Single Post
Eski 30-11-2010, 13:18   #492
acemi_caylak
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi sarıcan
Raf ömrü süresine gelince ilk yazdığım mesajlarda üretilen enzimlerin çok miktarda şişelenip satış için raflara konulduğuna bakılırsa epey uzun dayanım süresi olması lazım. Ben olaya şöyle bakıyorum, önce uygulama yapıp enzimi üretmek lazım. Sonra onun rengi ve kokusu ile işlemin doğru veya bozuk gittiğini yaşayarak öğreniyorsunuz.
Aslında Sarıcan'ın kendi gözlemlerine işin mikrobiyolojisi açısından bakacak olursak, bütün sır, laktik asit bakterileri, asetik asit bakterileri ve mayalarda yatmaktadır. Mayalarla ilgili oldukça fazla açıklama olduğu için fazla ayrıntıya girmeyeceğim. Ancak laktik asit bakterilerine ve işlevlerine kısaca değinmekte fayda var.

Laktik asit bakterileri taksonomik sınıfllandırmada sadece bir aileye üye olmayıp, birden fazla aileye ait olan çeşitli türlerden oluşur. Bunları belirleyen temel özellik, son ürün olarak glikozdan laktik asit üeretmeleridir. Laktik asit bakterileri, üzüm, şıra, şarap ve birada bolca bulunurlar. Bozulmamış bir üzüm salkımında gram başına 103 cfu’dan daha fazla laktik asit bakterisi bulunur. (cfu: coloni forming unit, diğer deyimiyle koloni sayısı. Bakterileri tek tek saymak mümkün olmadığı için pratikte böyle bir sayım metodu geliştirilmiş.)

Çünkü üzümün pH seviyesi 3.0-3,5 arasındadır ve böylesine asidik ortamda ancak bu pH seviyelerine dayanıklı laktik asit bakterileri yaşayabilir. Yine bu pH seviyelerini maya ve asetik asit bakterileride tolere edebilirler. Ayrıca ethanol konsantrasyonu % 4 vol üzerine çıktığında 90 çeşit maya, bazı laktobasili türleri, Acetobacter (asetik asit bakterisi) ve Gluconobacter bu ortamda yaşayabilirler. (Ancak ethanol oranının %8 üzerine çıkması durumunda laktik asit türlerinin çoğu bu konsantrasyona dayanamaz. Fakat Oenococcus oeni %14 seviyesine, Lb. brevis, Lb. fructivorans and Lb. hilgardii türleri %20 seviyesine kadar rahatlıkla dayanırlar.) Ayrıca laktik asit bakterileri yüksek tuz konsantrasyonlarına da dayanıklıdırlar. (%6.5 NaCl; %18 NaCl)

Glukoz ve polisakkaritler bu canlılar tarafından karbon ve enerji kaynağı olarak kullanılır. Glukoz pürivik asite, pürivik asit ise asetat ve ethanola çevrilir (Lactobacilli casei). Enzime melas ya da şeker katmamızın temel nedeni budur. Enzimin içerisinde zaten bulunan bu bakterilerin gelişimini hızlandırmak. Doğal olarak her canlı ancak besin bulduğu ortamda yaşamını sürdürebilir. Ortamdaki besin bittiğinde ölüm kaçınılmazdır. Bu yüzden gaz çıkışı durur.

Laktik asit bakterileri 15 – 45 °C arasındaki sıcaklığı tolere edebilirler. Ancak en iyi geliştikleri ortam sıcaklığı 20 – 37 °C arasıdır. Şarap için en iyi sıcaklık bu yüzden 20 °C’dir. Fermentasyonun ilk günlerinde çok hızlı bir gelişim olur ve ortamdaki laktik asit bakterisi oranı 10.000 – 100.000 cfu/ml seviyelerine kadar ulaşır. Bu aşamaya malolactic fermentasyon aşması denir ve malolactic aşamadan sonra malic asit aşaması başlar. Bu aşamada ortamdaki bakteri sayısı 10.000.000-100.000.000 cfu/ml seviyelerine kadar çıkar.

Yine bu türlerin çoğu anaerobik ortamda yaşamaya toleranslıdırlar. Aslında bu bakteriler sadece asit üretmeyip, ayrıca karbon dioksit, hidrojen peroksit, pyroglutamic asit, diasetil ve bakteriyosinler üretirler. Bütün bu ürünler ortamdaki zararlı mikroorganizmaları baskı altına alır ve yiyeceklerin bozulmasını önlerler.

Laktik asit bakterilerinin bir kısmı asetik asit üretimine katılsalarda, esas olarak asetik asit üretiminden asetik asit bakterileri sorumludur. Ortama hava verilmesi durumunda devreye asetik asit bakterileri girer ve ortamdaki alkolü oksijen varlığında asetik asite çevirebilirler. Asetik asit mayaları baskı altına alır ve alkol üretimini durdurur.

Yani sonuçta oluşan enzim laktik asit, asetik asit, alkol yoğunlukta olmak üzere bir çok asitten oluşur. Bu yüzden hava almadığı sürece bozunma olmaz.

Not: Umarım fazla karışık olmamıştır. Oldukça basite indirgemeye çalıştım. Kimyasal formülleri vermedim.


Düzenleyen acemi_caylak : 30-11-2010 saat 21:46
acemi_caylak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön