Anasayfa » Kuşatılmış Türkiye Haberleri » Kozak Kaybediyor, Kim Kazanacak?
Yayın Tarihi: Temmuz 11, 2010, Editör: mkirci ·
Yazının başlığı, dünya güzelimiz Kozak Yaylası’nı altıncıların gazabından kurtarmak için hazırlanan broşürde yer alıyor.
Kozak Yaylası Doğal Çevreyi Koruma Kültür ve Turizm Derneği’nin broşüründe“yüzyıllardır üreten, kazandıran Kozak Yaylası yok ediliyor” denilerek şu soru anımsatılıyor; “Kaynağı tükenen, doğayı tüketen, daha az kazandıran altın madeni, kime ne fayda sağlıyor?”
Broşürü üzülerek, ürpererek ve dehşete kapılarak okuduktan sonra, biz de aynı sorulara şunu ekliyoruz:
Bergama’dan kuzeye doğru Madra Dağı’na yaslanarak ve ormanlarla kucaklaşarak uzanan; Ayvalık, Altınovave Burhaniye’nin su kaynağı olan; dahası Türkiye’nin yılda 1200 tonluk çam fıstığı ihracatında 1000 tonluk payı üstlenen“bereketli” bir yayla, hangi “kalkınma”anlayışına göre ve hangi “inanç”la binlerce ağacı kesilerek altıncıların doğa katliamına teslim ediliyor?
Yanıt belli: Kozak Yaylamız da “ülkenin her yerini pazarlamak ve tüm güzellikleri talan etmek pahasına sömürgeleştirmek”amacına dayalı bir sözde kalkınma anlayışı ile “vicdan yoksunu yağmacı”ların gözü dönmüş rant politikalarına kurban ediliyor…
Buna “dur” diyebilecek yegâne güvencemiz “ülke ve toplum yararını gözeten bağımsız yargı”mız da anayasada öngörülen değişikliklerle aynı vicdansız ve inançsız sömürgeciliğin yörüngesine sokulmak isteniyor…
Üstelik, “12 Eylül Anayasası’nı demokratikleştiriyoruz” gibisinden tarihin en “kandırık” gerekçeleriyle…
Ruhsat ticareti
Kozak Yaylası’nda ilkbahardan yaza geçilirken resmi rakamlara göre “7 bin 743”, muhtarların ve köylülerin ifadelerine göreyse “25 bin”i aşkın ulu çam ağacı altın madenciliği uğruna kesildi.
Kimlere verilen “izin”lerle mi? İşte yine resmi bilgiler:
Orta Anadolu’daki bir il başkanına verilen 214 adet maden arama ruhsatının toplam “2383 km2” alanı kapladığı belirtiliyor. Yani Yalova ilinin tam 6 katı,Kilis’in 2 katı ya da Karabük, Osmaniye, Zonguldak, Rize illerimizin büyüklükleri kadar bir alan…
İl başkanı bu ruhsatları maden arama şirketlerine “devrederek” (yani satarak) kim bilir neler kazandı. Bergama Çevre Platformu Sözcüsü Erol Engel ile Kozak Derneği Başkanı Mehmet Akın’ın ortak açıklamalarında, Aşağıbey köyünün Yellimevkiindeki ağaç kesimleri için deniyor ki; “Yüzlerce yılda oluşan koskocaman bir ormanı, bir ton kayaçtaki 4 gram altın için feda eden zihniyeti kınıyoruz…”
Doğup büyüdüğü yaylanın böylesine acımasız ellerden kurtulabilmesi için çaba gösteren “Kozaklı” dernek sözcüsüGülden Karabudak da şunları söylüyor:
“TMMOB, yöredeki muhtarlar, belediyeler, çok sayıda STK ve yurttaşlar davalar açtılar. Ne var ki ağaç katliamı ve doğa tahribatı davalar sürerken devam ediyor. Yarın mahkemeler durdursa bile, geri kazanılması olanaksız kayıplar var…”
İşte anayasa değişikliğinin asıl gerekçesi… İktidarların çevre cinayetlerine “dur” demeyecek “uyumlu mahkeme”ler yaratmak…
‘Adalet’ ve ‘kalkınma’ (!)
Kozak Yaylası’nda çam fıstığı ve tarım ürünlerinden elde edilen yıllık gelir 170 milyon dolar. Bu gelir, yayladaki 16 köyde yaşayan “8 bin köylü”nün ortak geçim kaynağı ve onların emekleriyle sağlanıyor.
Aynı yerdeki 2 maden ocağından beklenen yıllık gelir ise 90 milyon dolar. Bu gelir de ülkeyi yönetenlerce“kayırılan” şirketlerin olacak, en çok 100 çalışan da “asgari ücret”ten maaş alacak…
Yani binlerce köylümüzün kuşaktan kuşağa geçim kaynağı, birkaç madenci patronun kâr amacı için kurutulacak… İşte “Kozak kaybediyor; kim kazanacak?” sorusunun yanıtı….
Ey “adalet” ve “kalkınma” diyenler; söyler misiniz şu “açılım”lı demokrasiniz“kim”ler için?
OKTAY EKİNCİ / Cumhuriyet
Etiketler: Kozak Yaylası
|