Kaz Dağları'ndan Kozak Yaylası'na...
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Kaz Dağları'ndan Kozak Yaylası'na...
Çanakkale'nin, Edremit Körfezi' nin, Midilli' nin içme suyu kaynağı
Kaz Dağları'dır...
Oralarda neler oluyor bugün?
Bir kilometre çapında, 400 metre derinlikte "dev cehennem çukurları"
açılıyor, milyonlarca metreküp siyanürlü çamurun depolandığı "zehirli
atıklar barajı" yapılıyor...
Biga Yarımadası elden gidiyor, Çanakkale , Havran, Balya , İvrindi,
Behramkale , Küçükkuyu, Güre , Akçay, Burhaniye ve o güzelim Kaz
Dağları' nda yüzlerce bitki türü yok oluyor...
Ekmeğimizi, havamızı, suyumuzu elimizden alıyorlar...
Susacak mıyız?
5 Nisan'da on binler susmadı Çanakkale'de... On binler hep birlikte haykırdı:
"Vatan toprağı kutsaldır, kaderine terk edilemez..."
Okurlar anımsarlar...
Yıllardır "altın avcıları" nın Bergama Ovacık'ı, Havran'ı, Tunceli'yi,
Eşme'yi ne hale getirdiklerini yazdım, bıkmadan usanmadan...
Bergama'nın Kozak Yaylası'nı anlattım uzun uzun...
Türkiye'nin çam fıstığı ambarını, o yörede yaşayan insanlarımızı ve
onların öykülerini Cumhuriyet okurları anımsarlar...
"Altın avcıları" Kozak Yaylası'nı işgal etti. On ayda 20'ye yakın
yörede derinliği 500 metreyi bulan sondajlar açıldı, fıstık çamları
kesildi.
Bir ton altın cevherini işlemek için 10 ton suya gereksinim vardır...
Kozak Yaylası'nda 350 bin insan yaşıyor...
Bir yayla yok ediliyor, yok!..
Nerede bizim Soros' un çocukları, neoliberal tosuncuklar? Nerede
"besleme basın" ın dönekleri ve sözde Atatürkçüleri? Neden tek satır
yazmıyorlar, yazamıyorlar?
Kozak Yaylası'nda sondajdan çıkan atık Madra Çayı'na karışıyor,
Ayvalık ve Altınoluk'u, içme suyunda bir tehlike bekliyor...
Ne diyor Kozak Yaylası'nda yaşayanlar:
"Bizim altınımız yerin altında değil üstündeki fıstık çamlarıdır."
***
Çevreciler yıllardır Bergama Ovacık'ta siyanürlü altın madeninin
çevreye verdiği zararı, Bakırçay Ovası'nın durumunu anlatıyorlar...
Dinci medya, kimi kuruluşlar bu eylemleri yapan çevrecileri "Alman
ajanı" olarak suçladılar yıllarca. Çevreci dostlar DGM' de
yargılandılar. Sonunda hepsi aklandı.
Bu arada bir gerçek çıktı ortaya. Almanya'nın eski sosyal demokrat
Başbakanı Gerhard Schröder 'in, "çokuluslu altın şirketleri" nin
danışmanı olduğu öğrenildi. Hatta, EXPO 2015 için bilmem kaç bin
Avro'yu cebine indirip İzmir'e bile geldi.
Türkiye'de bazı gerçekleri anlatmak çok zor...
Örneğin, Türkiye'de ne kadar altın madeni var? Bergama Ovacık' ta
bugüne dek kaç ton altın çıkarıldı, Türkiye ne kazandı?
Bilen var mı?
Tuhaf bir durum!..
Her kafadan ses çıkıyor!..
AKP, yurt topraklarını yabancılara peşkeş çekiyor; karşı çıkanları
"besleme basının" kalemşorları, kimi politikacılar, emekli sivil ve
askeri bürokratlar bir dönem şöyle suçluyorlardı:
"Bunlar vatan haini!"
Ne zaman Kaz Dağları delik deşik edilmeye başlandı; AKP'lisi,
CHP'lisi, ANAP'lısı, ÖDP'lisi, demokratik kitle örgütleriyle bir araya
gelip ilk eylemi gerçekleştirdiler...
Medyamız az da olsa uyanmıştı...
Haberler gazetelerin birinci sayfalarına girmeye başladı,
televizyonlar haber yaptı...
***
Kanaltürk'ten Tuncay Mollaveisoğlu 'nun emeği büyüktür bu mücadelede...
Cumhuriyet'ten Türkel Minibaş, Erdal Atabek "altın avcıları" nı çok yazdılar...
On beş yıl önce on kişiyle başlayan "toprağına, suyuna, havana,
yaşamına sahip çık" hareketi dalga dalga yayıldı Ege'de...
Efemçukuru' ndan Eşme Kışladağ' ına; Toroslar' dan Kaz Dağları' na;
Tunceli Ovacık' tan Kaçkarlar' a; Erzincan' dan Bergama' ya dek çevre
bilinci gelişti...
Şimdi sıra siyasi bilinçte...
Yurttaşlık bilincinin gelişmediği toplumlarda çevre bilinci de
gelişmez, siyasal bilinç de...
Bu öykü uzundur...
Önümüzdeki günlerde değineceğim...
CUMHURİYET
Çevreyi korumak aklın gereğidir... M. Kemal Atatürk
http://www.tema.org.tr/2B/index.asp
http://www.nukleersiz.org/mailform.php