Finduk'cuğum, bahçeme uğrayıp dünya güzeli bir hediye bırakmışsın, elimi ayağıma dolaştırdın, ne yazacağımı şaşırdım, nasıl teşekkür edeceğimi bilemedim
Canım benim, ayrıntıları bahçemden okursun, şimdi senin çiçeklerinin muhabbetini yapalım.
Liliumlar akşam saatlerinde tüm kokularını salıveriyorlar, aslında sadece liliumlar değil, hemen bütün çiçekler öyle.
Daturalar, akşam sefaları, phloxlar ve daha niceleri en güzel parfümlerini akşam salgılıyorlar.
Aman dikkat!!! Daturaları fazla koklamayı tavsiye etmiyorlar, haberin olsun, çocuklardan da uzak tutmak gerekiyor, zehirli olduğu söyleniyor.
İlk açan çiçeğini bırak tohum yapsın, sonra açanları yeniden tomurcuk teşviki için kesebilirsin.
Tek tohum kapsülünden bir mahalleye yetecek kadar tohum alırsın, tohum kapsülü olgunlaşınca şeftali gibi yarılıyor, içindeki kahverengi tohumlar görünüyor, yere dökülmeden o zaman toplayabilirsin tohumları.
Suzanların tohumu Ağustos sonu gibi olgunlaşmaya başlar, kapsülü patlamadan yakalayabilirsen ne alâ yoksa kim bilir nerelere gider, patlamadan toplamayı başarırsan bir tabağın içine koy ama ağzını kapatmayı unutma, sonra yerlerden tohum ararsın
Akşam sefalarını biliyorsun, el bombasına benziyor tohumları, onları da iyice kararıncaya kadar bekle, sonra toplarsın.
Annenin çiçeği ve suzanlar bir arada güzel olmuş, içinde latin de gördüm ama anne çiçeğini anlaymadım, gece mumuna benziyorlar sanki, duvara astığım suzanların uzayan dallarının uçlarını bir kaç defa kopardım, daha yoğun dallanıp çiçekleniyorlar, kıyabilirsen sen de yap, bahçede olanları özgür bıraktım.
Buradan da sana kucak dolusu sevgiler gelsin canım.