Bence yanılıyorsun Fatih'cim. Mum çiçeği çocukluğumdan kalma bir anı benim için. Sen o anıyı canlandırdın
Kokusunu filan hatırlamıyorum tabii ama 45-50 sene önce evimizin girişinde hemen ayakkabılığın yanında duruyordu , büyük teneke saksısı 3-4 metrelik gür bol yeşil dallarıyla. O yaşlarda bitkilerle ilişkim yenilen ya da daha sonra adının passiflora olduğunu öğrendiğim saat çiçeği, hanımeli gibi balı emilen çiçeklerle sınırlıydı. Ama talaşların arasında bulduğum fare yavrularını, büyükbabamın kullanıp attığı ilaçlardan arta kalan karton kutularda gizli gizli büyütmek, ipek böceği yetiştirmek kelebek olup ölenlerin yasını tutmak gibi çok geniş yelpazeye yayılmış havyan sevgim hiç eksilmedi. Sadece örümceği beslemeye çalışmadım. Büyükbabam kutsal bir hayvan olarak gördüğü örümceğe ya da yuvasına dokunulmasına izin vermezdi. Hep büyükbabam diyorum

Babamı 1.5 yaşında kaybettiğim için büyükbabam, yaşamı boyunca eksikliğini hissettirmemeye çalıştı
Mum çiçeği pek çok evde uğradığı haksızlığa, bizim evde de uğradı. Büyükbabamın erken vefatının sorumlusuymuş gibi tenekesi ile atıldı. Çok üzülmüştüm ama peşine de düşmedim ta ki sitede aktif üye olana kadar.