View Single Post
Eski 14-01-2007, 23:42   #30
arodopman
Ağaçsever
 
arodopman's Avatar
 
Giriş Tarihi: 23-08-2004
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 82
Kuşburnu’ na yani bizim bildiğimiz Yaban Gülü’ ne neden Latince isim olarak Rosa Canina denildiğini çok merak etmiştim. Gülle köpeği bağdaştıramadım sanıyorum. Sonra bunun M.Ö. 5000’ li yıllarda kaldığını, o günlerden beri köklerinden kuduza karşı ilaç yapıldığı için bu ismin verildiğini öğrendiğimde hayli şaşırmıştım.

Şimdi neyse ki Kuduz Aşısı sayesinde köpek ısırmalarında artık Yabani Gül kökü aramıyoruz. Ancak yabani gül kökü deyip te geçmemek gerek, toprak, iklim, yön ve yükseklik demeden her yerde yetişebilen Yaban Güllerinin özellikle 4 – 5 metre derinliklere inen kökleri çok iyi bir toprak kayması ve erozyon önleyici olarak görev üstlenmektedirler. Bu yönleri düşünülerek bile ekilseler önemli bir işlev görebilirler. Hem sonbahar aylarında meyveleri toplanarak hem toprağımızı hem de sağlığımızı korumuş oluruz.

Kuşburnu’ nun en zahmetli tarafı dikenli dalları arasından meyvelerinin toplanmasıdır. Eldivenle yapılabilecek bu toplamalarda, bitkilerin yol kenarlarından olabildiğince uzaklarda bulunmasına özellikle dikkat edilmesi gerekir. Toplanan meyveler, gölgede bütün olarak kurutulabileceği gibi ikiye kesilipte kurutulabilirler. Kurutma odalarında yapılacak kurutmalarda ısının çok fazla arttırılmaması(35 dereceyi geçmemeli), içerdiği C Vitamininde kayıpların olmaması bakımından önemlidir. Toplandığında meyvelerin toz ve çamurdan arıtılması için su ile yıkanması yapılacaksa bunun soğuk su ile yapılması veya ortamın asidifiye edilmesi gerekir. Asit ortamda daha az C Vitamini yıkılması olacaktır. Bunun içinde bildiğimiz üzüm sirkesi rahatlıkla kullanılabilir.

Kuşburnu’ nun içerdiği C vitamini bekleme ile ve kaynatma ile büyük oranlarda kayba uğrar. Bunun için klasik yöntemlerle yapılan kuşburnu reçellerinde vitamin oranı oldukça düşmektedir. Marmelatları daha az kaynatıldığı için daha fazla yeğlenmelidir. Gelişen konservecilik teknolojisi ile daha düşük sıcaklıklarda vakum altında ısıtılarak yapılan marmelatlarında vitamin kaybı çok daha az olmaktadır.

Evlerde komposto yapılmasında da, içmek için demlemesi yapıldığında da bu özelliğine dikkat edilmelidir. Beklide en iyi tüketilme şekli çocukken yaptığımız gibi olgunlaştığında çiğ olarak yenmesidir.

Her ne kadar bu yıl zamanını geçirmiş olsak ta, gelecek yıllarda güzel bir sonbahar gününde kırlarda dolaşırken toplayacağımız veya güvenilir bir yerlerden alacağınız Kuşburnu meyvelerini nasıl değerlendirelim diye soracak olursanız, size değişik şeklini önereceğim. Artık hangisini yeğlersiniz sizin bileceğiniz bir şey.

KUŞBURNU MARMELATI

Çekirdekleri temizlenmiş 1 Kgram Kuşburnu meyvesi iyice temizlendikten sonra, el değirmeninde, plastik kıyma makinesinde veya mutfak robotunda parçalanır(çekilir). 1 Kgram da şeker ilave edilerek yarım saat kaynatılır. Aktif maddelerin kaybolmaması için pişirme işi buhar basınçlı tencerede yapılabilirse daha iyi olur. Ateşten indirilip soğuması beklenir, cam kavanozlara konularak tüketilmeye hazır hale getirilir. Bazı bölgelerde çekirdek ve tüyleri ayıklanmadan marmelat yapılır. Sonra ince tülbentten veya ince kadın çorabından süzülür.

KUŞBURNU TOZU

Kurutulmuş Kuşburnu’ nun çekirdekleri ile birlikte öğütülmesi ile elde edilir. C Vitamini eksikliğini önlemek için bu tozdan günde 3 kahve kaşığı alınır. Bu tozun kaynatılıp içilmesi halinde böbrek taşlarının düşürülmesin de yayarlı olduğu belirtilmektedir.

KUŞBURNU ÇAYI

Kurutulmuş meyvelerin, parçalanıp çekirdek ve tüylerinin çıkarıldıktan sonra ufalanmasıyla elde edilen ürünün sıcak suda demlenmesi ile elde edilen bir içecektir. Günümüzde modern tesislerde hazırlanıp, tek kullanımlık kağıt poşetler içerisinde satışa sunulmaktadır. Soğuk algınlığına karşı kullanıldığı gibi, iyileşme döneminde hastalara kuvvet vermek, böbrek ve mesane taşlarını düşürmek için de kullanıldığı bilinmektedir.

KUŞBURNU TONİĞİ

1 Kgran Kuşburnu meyvesini eziniz. 2 litre soğuk suda bir gece bekletiniz. Sabahleyin aynı su ile 10 dakika kaynatınız. Süzdüklten sonra elde edilen sıvının içine 200 gram bal, bir miktar tarçın, 2 bardak süt ve bir avuç dolusu badem içi ilave ederek 5 dakika daha pişiriniz.
Ilık veya soğutulmuş olarak içilebilecek çocuklar için harika bir enerji kaynağı tonik elde etmiş olursunuz.

Eklenen Resimler
 
arodopman Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön