Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Zeki Yağlı
Orhan Bey iyi günler,
Bugün bahçenizi başatan sona dolaştım. Herşey çok güzel.
Sürekli yenilik arayışınıza ve heryerden değişik bitkiler taşıma gayretinize bakıp, "tamam, Orhan Bey de kurtuluşu olmayan bu hastalığa yakalanmış" dedim
Ağaç ve çalılar oturup yerleşmesi ve gerçek güzelliklerine kavuşması için birkaç sene gerekiyor. Biz evi aldık bahçemizi yaptık, herşey yeni ve cılız, kayınpederime bahçemizi beğenip beğenmediğini sorduk. Rahmetli "evin yenisi, bahçenin eskisi" dedi. Bunu ne demek olduğunu zaman içinde gördük.
Belki siz de aynı sonuca varmışsınızdır ama kışa dayanıklılık konusunda çok risk almayın. Kış bu sene az olur, gelecek sene çok olur. Kuru kış olur, ıslak dondurucu kış olur. İnsana sevdiği, alıştığı bir bitkisini kaybetmesi çok zor geliyor.
Sizin oaranın mevsimi bayağı güzel ve geniş bitki seçeneği sunan bir mevsim olmalı. Onun için bence sınırdaki bitkilerden uzak durun.
Dilerim bir gün bahçeniz ile sürekii oturduğunuz yer aynı olur. O zaman her şey çok çok farklı oluyor.
Gayretlerinizin devamını sağlayacak sağlıklı günler diliyorum.
Selam ve sevgiler
|
Sevgili Zeki Bey;
Bahçeme hoşgeldiniz. Siz ve bahçemi ziyaret eden tüm arkadaşlarımın görüş ve önerilerini önemsiyor ve dikkate alıyorum. Sağolun.
Geçtiğmiz kış, sizinde vurguladığınız gibi, bahçelerde neyin olup, neyin olmaması gerektiğini net bir biçimde gösterdi. Bu nedenle ben de şansımı hiç zorlamayıp, ''Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir.'' düsturunu benimsedim. İklimsel sınırları zorlamayı düşünmüyorum. Zaten, gerçektende, çok çeşitli bitkiye yaşama şansı tanıyan, güzel bir iklim bölgesindeyim. Daha fazlasına gerek yok.

Belki ileride, bahçemin bulunduğu yerde sürekli oturmayı isterim. Ancak, bu konuda sadece arzum var. Henüz bir planım yok! Açıkçası.

Kışları İstanbul' da olmak şimdilik daha cazip geliyor.
Sağlıcakla kalın.