|
Yıllar önce karabaş adını verdiğimiz bir köpeğimiz vardı. Bir yaşını geçtiğinde
köydekilerden şikayetler gelmeye başlamıştı.
Bir gün şehre maaş almaya giden öğretmenlerden birinin bindiği taksinin
peşine takılıp gitti dediler. Ondan kurtulmak isteyen biri özellikle geri
dönemesin diye uzaklara götürmüşde olabilir.
Acıktığı zaman iki ayağının üzerine kalkıp kapıyı açmaya çalışırdı. Yolunu
kaybettiği için geri dönmediğine hiç ihtimal vemedim. Onu günlerce aradım,
kızımda bende çok üzüldük.
Lojmandan taşınalı yıllar oldu. Daha sonra gezmek amacıyla gittik.
Karabaş' ın yuvasının yerinde bir fındık ağacı büyümüş olduğunu farkettim.
Kızım oynarlarken ona fındığı kırıp yemeyi öğretmşti, bir tanesi kırılmamış
karabaştan hatıra kalmış.
Ben inanıyorun ki bir hayvana tahammülsüzlük gösteren, kendiside bir gün yolunu kaybedebilir, çevresinde istenmeyen biri olabilir.
|