View Single Post
Eski 12-05-2010, 09:33   #3578
Güler
Moderatör
 
Güler's Avatar
 
Giriş Tarihi: 26-04-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 28,415
Sevgili Limon, geç kalmamak için çabalarım da bu yüzdendi ama elimde olmayan sebeplerden dolayı bayağı geçe kaldık. Toprağın beş-on cm altı çamur gibiydi, bir türlü kurumak bilmedi ki. Toprağımızın alt yapısı zaten hiç iyi değil.

Tohumların bir an evvel kök yapması için Maxi Crop'la bütün çim alanı yıkadım adeta. Korkum sıcaklar başlarsa çim köke gitmeden cılız bir kök yapısı ile hemen boya gitmesiydi.
Maxi Crop bu yüzden işe yarar inşallah.
O yüzden genelde sonbahar çimlemesini hep tercih ederim, bütün kış iyice kök yapar, bahara da üste fışkırır capcanlı olarak.
Ama dedim ya geçen sene sonbaharda hazırlandık tam tohum atacağız, yağmur göz açtırmadı ve bu bahara kaldı. Baharda da toprak kurumak bilmedi.
Neyse olan oldu artık, ne çıkarsa bahtıma. Ben elimden geleni yaptım, artık deve dikeni bile çıksa umurumda değil. Bilir misin ben insanlığımı yaptım diye bir fıkra vardır, aynen öyle. (Bilmiyorsan bir görüştüğümüzde hatırlat sana anlatırım)

Sevgili Orhan Özbilgiç, fırça çalısısında bir kıpırtı yok. Kurudu diyorum bir iki dalına bakıyorum içleri yaş gibi, tam da kurumuş değil. Önümüzdeki hafta artık budama yaparım, kuruyan dalları keserim, kuşa da döner ama ne yapalım. Olmazsa bir yenisini ekerim. Onbeş sene sonra bu hale gelir sanırım da kim görür onu da bilemem.

Sevgili Cumhur, senin gördüğün rüyayı ben göremiyorum bir türlü. Tam tersi diyebilirim.
Bir ara öyle bir uyanıyorum ki kan, ter içinde kalmışım sanki. Sıcaklar bastırmış, karıncalar, danaburunları cirit atıyor ben halâ tohum atamamışım....
Offff yaaa rüyaymış diye kalkıp elimi yüzümü yıkıyorum, hava nasıl acaba diye gökyüzünü inceleyip tekrar yatıyorum.

Güler Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön