İLAÇ AĞAÇLAR
Fitoterapi (Bitkilerle Tedavi) çalışmalarım sırasında ağaçlardan elde edilen drogları, bunların hangi hastalıkların sağıtımında ve ne şekilde kullanıldıklarını, modern Farmasi Teknolojileri kullanılarak hangi ilaçların yapıldığını öğrenip öğrettikçe ağaçlara karşı olan tutkum daha da artmıştı. Yıllar öncesinde kalan bu bilgileri derleyip toplayıp buraya aktarma isteğimi değerli arkadaşım Malina beni kırmayarak kabul etti ve bu bölümü oluşturdu. Kendisine teşekkürü bir borç bilirim. Ağaçların her türlüsünün bizler gibi ağaç aşıkları için zaten yaşamsal birer ilaç olduğu tartışılmaz bir gerçek. Ama bir de gerçekten ilaç olan ağaçları tanıyalım isterseniz bir bir. Ne dersiniz?
İnsanın da sosyal bir hayvan olduğu savından yola çıkacak olursak, bitkiler dışında ki tüm canlıların(bazı bakteri ve tek hücreliler hariç) yaşamlarını sürdürebilmeleri için oksijene gereksinim duydukları yadsınamaz bir gerçek. Solunan havanın yaklaşık % 21 ini oluşturan oksijenin ise büyük bir bölümünün bitkilerin, önemli ölçüde de ağaçların fotosentez prosesi sonucunda oluştuğunu biliyoruz. Bitkilerin dolayısı ile de ağaçların kendi besinlerini kendilerinin üretimi sürecinde su ve karbondioksit’ in alınarak kendileri için gerekli besinleri üretirken bir yan ürün olarak ta oksijenin üretildiğini biliyoruz. Diğer canlıların yaşamlarının olmazsa olmazı olan oksijeni hazır olarak kullandıklarını düşünecek olursak tüm yeşil bitkilere özellikle de oksijen üretimini en yoğun şekilde yapan ağaçlara ilaç hatta kutsal bir nesne olarak bakmamız gerekliliğini bilmem söylememe gerek var mı?
Ağaçlar bunun yanında yeryüzünün kutuplar ve çöller dışında her yerine dağılmışlıkları ve binlerce tür ve çeşitlilikleri ile hep insanın en yakınında ve her türlü gereksinimini karşılamak üzere kullanılmaya hazır unsurlar olarak ta vazgeçilmezlerimizin başında gelmektedirler. Sadece hastalandığımızda kullandığımız ilaçlardan da öte sağlıklıyken de gerek besin, gerek araç, gereç olarak ta çeşitli şekillerde yararlandığımız unsurlardır. Ağaçlarda barınan, besinini ağaçlardan sağlayan sayısız hayvanın yaşamımız için gerekliliğini düşünmesek bile bir çok ağacın hemen hemen bütün bölümlerinin(odunu, kabuğu, özsuyu, kökleri, yaprakları, meyveleri, tohumları) ilaç olarak veya yaşamımızı kolaylaştırıcı amaçlar için kullanılabileceğini düşünebiliriz.
Genel bir bakışla yapılan yukarıdaki listeye daha pek çok ağacı eklemek olası. Zamanla ismini duymadığımız, resmini görmediğimiz bir çok ağacın ekstrelerinin kullandığımız ilaçların içinde bulunduğunu, yine pek çok tanıdık ağacında muzdarip olduğumuz hastalığın ilacı olarak yanı başımızda durduğunu göreceğiz. İlaç Ağaçlar da kendi ilacımızı hazırlamanın yanında, kullanmakta olduğumuz ilaçlarda bulunan etkin maddelerin kaynağı olan ağaçları da tanımaya çalışacağız.
Sırası gelince Söğüt kabuklarından başlayan ve günümüzde en sık kullanılan ilaçlardan olan Aspirin’ in öyküsünü okuyacağız. Çarkıfelek çiçeklerinden elde edilen Passiflora Şurubunun doğal bir yatıştırıcı olarak kullanılabileceğini göreceğiz. Sonrasında Çam Terebentini, Çok uzaklardan yaralarımızı iyi ettiği için getirtilen Peru Balsamının özelliklerini öğreneceğiz. Baharda mis gibi kokularını beğendiğimiz Ihlamur’ un çiçeklerinin ne hoş ve faydalı bir içecek olabileceğini, Kiraz Ağacının hem meyvesinin, hem sapının, hem çekirdeğinin yararlarından söz edeceğiz.
Bütün bunların yanın da da bizden hiçbir şey beklemeksizin bize onca varlığıyla kendini sunan ağaç denilen o mükemmel organizmanın bütünlüğünden yayılan o pozatif elektriğin ışınlanımı hissedeceksiniz. Ağacı bir parça odun, birkaç dal, biraz da yapraktan öte bir başka felsefe olarak algılayıp içselleştirdiğinizde, kendinizden bir parça, kendinizi de onun bir parçası olarak varsayacaksınız.
Kısaca ağaç, ağaç olmaktan çıkıp, yaşam felsefeniz, vazgeçilmez ilacınız, enerji kaynağınız, düşüncenizin ayrılmaz bir parçası. benliğiniz, yani siz olacak. Belki sizde ağaç gibi olacaksınız. Karşılıksız veren. Önemsiz ama değerli olan, Tek başına kendine yeterli iken, birlikte olmanın sevincini insandan daha fazla yaşayıp, kardeşçe bir araya gelip, orman olabilen. Her ezinçle budanıp, her baharda daha bir gürleşip, kavgaya uzak, barışa yakın duracaksınız ve insanca sevgilerle dopdolu olacaksınız.
Saygılarımla.
Ahmet Rodopman
|