bir siyasinin çernobil faciasından sonra çaylarda radyasyon yok deyip
yıllar sonra o kanıtların da gün yüzüne çıktıktan sonra, bu sorumlulardan kim hesap soracak.
bu işin özrü dahi olmaz. 7 yıl önce bir şeylere teşebbüs edenlere yargı yolu gözüküyorsa, binlerce insanı kanser eden bu insanlardan neden hesap sorulmaz
acaba yer olarak Sinop'a kurulacak sanral siyasilerin işimi, yoksa dış güçlerin dayatması sonucumu orası seçildi. karadeniz zaten gelen gidenin nükleer çöplüğü.
Rusya'da patlayan nükleer santralin rüzgarından etkilendik ise ve de çaylarımızı
korunaklı gömemiyorsak,bizim santral patladığında allah Dünyayı korusun .
aslında o çayları bilim adamlarının nezaretinde gömülmeli idi. bizim haberimiz yok,graniti onlar dökmüşmüş gibi bilimsellikten uzak laflar. Türkiyede hatayı kabul edecek bir mercide yok.
bunca akarsularımızı rafting için kullanacağımıza en temizi olan hidro elektrik için niye kullanmıyoruz, zihniyet GDO ya evet diyenle aynı zihniyet.
acaba bir akıllı o çayları kompost , ya da çürüdükten sonra gübre olarak kullanırız diyemi o şekilde gömdü?..
gerçekten bilmek istiyorum bizde bu işi becerecek kişiler mevcutmu. yoksa önce ALLAHA sonra yabancılaramı emanet ederiz zihniyetimi var.
aslında daha da vahimi ,dinlenmiş kafa ile bilim adamlarımız bile ilk etapta ne ile üstünü kapatmayı akıl edemiyorsa, depremdeki gibi biri olur biri olmaz diyorsa
..Temel den daha çok fıkra dinleriz..
|