|
Oğuz dün üzümlerine bordobulamacı yaptı. Biraz sonra da geldi " Güler, ilaç motorunun hava filitre kapağını düşürmüşüm, baktım ama bulamadım, gelsene beraberce arayalım" dedi.
Kaybolan parça cep telefonı büyüklüğündeymiş, gel de koca bahçede otların içinde bul.
Aşağı yukarı yarım saat bahçeyi arşınladık ama parçayı da bulduk.
Bulan da benim, buldum ama başladım söyleşmeye " biraz dikkat etsen olmazmıydı" diye.
Aman Allahım ne de büyük laf etmişim.
Bugün ben de fotoğraf makinesini alıp çıktım bahçeye. Güllerin fotoğraflarını çektim, nergislerin fotoğrafını çektim.
Daha sonra içeri girip sitede yükledim.
Vildan Hanımın isteği üzerine elbise giydirdiğim çiçeklerin de fotoğrafını çekip biraz da dolaştım.
Sitede yüklemek için geldiğimde büyük bir sürprizle karşılaştım, makinenin pil kapağı nasıl oldu da açılmış ve pil düşmüş. Pil de pul kadar bir şey.
Valla Oğuz'a söyleyemedim, Ohh olsun sana diyecek diye çekindim. Pili bahçede bulmama imkan yok. İnşallah fotoğrafçılarda satılıyordur.
Bu yüzden size naylonla sardığım bitkilerin fotoğrafını yükleyemiyorum ama nasıl yaptığımı anlatabilirim.
Brugmansia'nın boyunu 40cm geçecek şekilde 5 tane çubuk kestim. Bunları bitkinin etrafına sabitleyerek apaçi çadırı şeklinde bağladım. Tam bir çadır gibi oldu. Çadırın sopalarını üstten birbirine sıkıca bağladım.
Etrafına daire gibi balonlu naylonu sardım. Bu naylonu her sopaya iğne iplik ile tutturdum, adeta sopa boyunca diktim. Çok sağlam oldu. Hani lunaparklarda Alis'in Eteği vardır ya onun gibi oldu.
Begonvilde daha başka iş yaptım.
Begonvilin yayılan dallarını bağlayarak ortaya topladım.
Daha sonra yarım daire şekline getirdiğim sekizlik inşaat demirlerini çaprazlama yere çakarak sera gibi yaptım.
Bunun etrafına da balonlu naylon sardım. Yine yorgan ipliği ile bu naylonu demire tutturarak diktim.
Umarım anlatabilmişimdir.
|