Merhaba.
Sn. Mine Pakkaner'in endişelerini paylaşıyorum.
Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, bütün ilerlemelerin anahtarının doğada olduğuna inanıyorum. Bilimadamları ellerindeki gelişmiş laboratuvarlar ile binlerce yıl öncesinden kalma basit bir tohumu yaratamamaktadırlar.
Nedenini henüz bilemediğimiz özelliklerinden dolayı, bazı bölgelerdeki eski tohumların çok değerli hale geldiğini emperyal ülkelerin telaşından anlayabiliyoruz.
Binlerce yıl yurdumuzda oluşan ve genetiği evrimleşerek, mükemmel hale gelen tohumları çok dikkatli korumalıyız. Çünkü doğal ortamda binlerce yılın sıcak-soğuk ortamına uyum sağlamak için kuvvetlenmiş olan tohumlarımız, diğer ülkelerin tohumlarından daha değerli hale gelmişlerdir.
Bizim gibi ülkelerin ellerinde oluşmuş bu değerli tohum birikimini elde etmeye çalışan ülkeler, uluslararası isimler ve sözde amaç altında yeni oluşumlar ortaya çıkarmaktadırlar.
Ülkemiz tohumlarının ve genetik çeşitliliğimizin tehlike altında olduğu bir gerçektir. Hatta bir komşumuzun komşusu işi daha da ileri götürmüş ve bir katalog bile hazırlamıştır.
Ne yazık ki bu katalogda bulunan birçok çeşit ve tür sadece bizim ülkemizde bulunanlardan oluşmuştur. Bunun ne anlama geldiği ise çok açıktır.
Bu tohum firmalarının, şimdiden birçok bürokratı ve milletvekilini maaşa bağladığı söylenmektedir. Ülkemiz tohumculuğunu yabancı kuruluşlara Altın tepside sunacak kanun ve düzenlemelerin yapılması da bu yüzdendir diyenler çoğalmıştır.
Elimizdekileri korumanın vakti gelmiş, hatta geçmiştir. Derhal bir düzenleme yapılıp korumaya alınmaları gerekir diye düşünüyorum.
Saygılar
|