Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Sevilay;
...
Oraya gittiğimde, saat henüz 12.40 gibiydi.
Güvenliğe kapıyı açtırıp salona baktım hemen ve, salonun dün akşam linkini verdiğim gibi olmadığını görüp oldukça rahatladım.
Arkamdan bir bey girdi salona ve "mantar toplantısı burada değil mi" diye sordu.
Güvenlik de, "hayır burada stratejik planlama toplantısı var, mantar toplantısı yok" diyince ben müdahale ettim.
"Salonu bize büyükşehir belediyesi verdi, mantar toplantısı olacak burada" diyince, garibim "ne mantarı" demeye başladı.
O erkenci üye de, "şişe mantarı" diyip gitti.
Açıklaması da bana kaldı. 
|
Anılan güvenliğin ağzı mantardan fena yandığı için öyle tepki vermiştir.
Toplantıda Jilber de çağırıp zavallı mantar mağdurunun tecrübesini birinci elden anlattırdı: Bir veya iki yıl önce pazardan taze taze diyerek (Kasımpaşa'da hafta sonu kurulan pazar) mantar alıyorlar, hemen pişirip yemiyor, dolaba koyuyorlar ve mantara salı gününün menüsünde yer veriyorlar.
Oysa mantarı alır almaz pişirip yemek gerekiyor, karşılaştırma açısından mantarı balığa benzetmek gerekirmiş.
Tu kaka mantarlardan bir miktar veya geçen sürede bozulmuş mantardan dolayı bizim güvenlik kötüleşiyor, ailesi hemen acile götürüyor.
Toplantıdan sonra da güvenlikçi arkadaşla konuştuk, zavallı öyle sıkıntı çekmiş ki, "Bir daha dünyada mantara yaklaşmam, yaşamayan bilmezmiş, öyle böyle bir şey değil, hani eskiden siyah beyaz televizyonlarda görüntü kayardı ya, hah işte öyle oldum, gözbebeklerim büyüdü, günlerce kendime gelemedim, ben hayatımda öyle rahatsız olmamıştım..." diye ölümden dönüşünü anlattı. Mantarla tüm kö
prülerini atmıştı, ciddiydi!
Zavallı, mantarı hayatından bu denli silip atmışken, Sevilay'ın yukarıda anlattığı '
stratejik planlı mantar toplantısı'nın içinde bulunca kendini, ne diyeceğini, ne yapacağını bilememiştir!
gece
çocukken sokak aralarında mantar patlatan, düğünlerde kızların olduğu bölüme
kızkaçıran atan forum kişisi!