View Single Post
Eski 02-11-2009, 23:34   #214
Halil Önen
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Avlanmak_dansetmek_yarışmak_konuşmak=mutluluk

Kendi içinde yok olup boşa harcanmış,zorlama uğraşlarla dolu bir yaşamın_ iş hayatının_ aksine, bize mutluluk ve doyum verecek başarılı bir zaman tasarlamışızdır hep...

Bize mutluluk verecek olan, belirli çaba göstermek üzere kendimizi yönlendirdiğimiz bu garip olguya '' isteki uğraş '' diyoruz.
Mutluluk dediğimiz şey, bizlerin istek duyduğu uğraşlar_işlere adanmış bir yaşamdır.
İstek ve özlemlerden arınmış olarak tümüyle doyuma ulaşmış bu duruma kendimizi kaptırdığımızda başka bir şey aramayız.

Zorunlu işlere_uğraşlara yoğun çaba harcamamız, onlara itibar ettiğimizden değil, elde edilen sonuçlar içindir.
Oysa, istekli uğraşlarımız hiç bitmesin sürüp gitsin isteriz ve zevk için, hiçbir madi çıkar gözetmeksizin gönülden katlanırız.

İşte böyle zorlama çabalar gerektiren, diğeri zevk veren uğraşlar ve bu birbiriyle çelişen iki uğraş arasında asılı kalan insan.

Ve işte, işlerle bu örülü yaşam biçiminde ufacık bir aralık bulduğumuzda hemen dışarı sızarak kendimizi mutlu kılacak uğraşlara yöneliriz, koşarız adeta firar ederiz.

Kendimize şu soruları sorabilir miyiz acaba...! Ya da sorduğumuz olmuş mudur?

Koşular elverdiğinde ne tür bir mutlu yaşam arzulamıştık?

Mutlu yaşam ne gibi şekiller almıştı.? Bunlar sayılamayacak kadar çok olsada aralarından bazıları öncelikli değil miydi?

Mulutluluk veren uğraşlarımızın ışığında yine önümüze bizlerin istekli uğraşları çıkıyorsa bu çok önemli duruma ise;
Ve bu soruların hiç araştırılmamış olması hayret ve utanç verici değil midir?

Bakın işte inanılması ne kadar güç değil mi; mutluluğumuzu oluşturan ögeler hakkında insanını görüşünü içeren bir tarihten yoksun oluşu...

Şaşırtıcı bir gerçek değil midir; sıradışı isteklerimizin dışında, insanını evrimi boyunca zorunlu uğraşları_işleri köklü değişikliklere uğrarken mutlu yaşam anlayışının hiç değişmemiş oluşu.

İş hayatının baskısını en az hissedenler ve mutluluk veren uğraşlara en kolay yönelenler, yaşamlarını dilediği uğraşlarla doldurma özgürlüğüne sahip olduklarında neler yapmışlar.

AVLANMAK, DANS ETMEK, YARIŞMAK, kONUŞMAK
Şimdi bize garip mi geliyor, içinde avcılık olması?

İsterseniz bkz. o geniş ve kesitisiz akan tarihin içine, hangi döneme; orada orta ve fakir tabakaların ve hatta o dönemin soylularının (yozlaşmışları hariç) en büyük mutluluk kaynağı olarak avcılığı görürsünüz?

Rast gele


Düzenleyen Halil Önen : 21-11-2009 saat 09:05
Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön