Seni Taniyorum. Sen Malinasin
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi malina
"Seni tanıyoruuum, sen malinasın"
Bunun öyküsünü de sahibi anlatır artık 
|
Bütün ağaç dostlarına selam olsun.
Hepiniz toplantının nasıl geçtiğini merak ediyorsunuz. (Bir daha ki toplantıda hepimiz tam kadro inşallah orda oluruz. Tanışmak içinde güzel bir vesile oluyor.)
Sağ olsun Erguvan bey kendine has üslubu ile çok güzel şekilde anlatmış toplantı ortamını. Şimdi ben ne yazsam o tadı size veremeyeceğim. Ama duygularımı yine de paylaşmak istiyorum.
Aybala ve diğer arkadaşların değindiği gibi gerçekten hoş sohbet bir toplantı oldu. İnşallah icraat kısmında bir dahaki toplantıda hallederiz..
Saat 10 gibi eşim ve ben Kadıköy’de idik. Ve park yeri arıyorduk ki çok geç olmadan bir park yeri bulduk.
Belediye sağ olsun boş bulduğu her yere bir tabela asmış bütün alanları paralı park haline çevirmiş...
Saat tam 10.00 da cafe de idik. Ne tesadüftür ki bu cafe 10 yıl önce İstanbul’a ilk geldiğimde alt katından alışveriş yaptığım bir kitapçının üst katıydı. Ve üstünde bir cafe olduğunu bile bilmiyordum.
10 yıl boyunca bir daha uğramak kısmet olmamıştı. Birazcık nostalji yaptım kendi kendime. Kitapçının üst katına çıktığımızda köşede iki genç bayan oturuyordu. Eşim bu arkadaşlar sizden olabilir mi diye sordu.
Hiç düşünmeden hayır dedim. Nerden anladın diye sordu eşim. 6. hissim çok kuvvetlidir dedim. Kesinlikle yanılmam. Bir süre sonra anladık ki gerçekten ağaçlar net ailesinden değillermiş.
Bizden sonra bir bey geldi selam verdi ve köşeye oturdu. Eşim bir şey sormadan bu olabilir dedim. Daha sonrada anladık ki O bey ağaç dostu Mahmut beymiş.
Derken aybala ve bahçıvanla kızı da ordaydı. Bahçıvanı hep erkek olarak düşünmüştüm. Karşıma çok şirin bir bayan ve kızı çıktı.
Onlarla tanışmak benim için mutluluktu.
Bu arada sıcak bir sohbet başladı. Tabi ki bütün bu kadar ağaç ve yeşil sever bir aradayken konular ağaçlar ve ağaçlar net çalışmaları idi.
Çok tuhaf gelmişti. Bu insanların hepsi internet ortamında tanışmış ve maddi olarak hiçbir çıkarları yok. Ve sırf her gün biraz daha kirlenen ve yok olan doğal ortamı korumak üzere bir araya geldiler.
Ne yalan söyleyeyim kendimizle gurur duydum.
Biraz sonra e içeriye bir bayan girdi. Kırk beş elli yaşlarında . Kısa saçlı hafif balık etli. Tamam dedim bu malina. Bayan bize doğru yöneldi. Artık hiç şüphem yoktu.
Elimi uzattım ve. Merhaba ben Şükran. Tanıdım sizi, siz malinasınız. Eşime dönerek Malina sitenin kurucusu diyerek bayanı eşime tanıttım tokalaşıp tanıştık.
Aaybala, bana bakıyordu ki aybaladan bir ses yükseldi malina mı?. Hayır o malina değil. Deyim yerinde ise başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Bu şaşkınlıkla herkes gülmeye başladı.
Evet bu sefer 6. hissim beni kötü yanıltmıştı. meğersem bayan cafenin sahibiymiş . Ne içersiniz diye sormak için gelmiş.....
Toplantıda tanıştığımız herkese ve özelliklede Vildan hanıma ve sağ kolu aybalaya böyle güzel bir olaya vesile oldukları için eşim ve ben teşekkür ediyoruz.
Bir çok yeni şey öğrendik. Mesela salebin bir tür tohumun kökünden elde edildiğini ve koruıma altına alındığını. Keçi sütünün faydalarını. Keçileri sağmanın püf noktalarını. Manolyaların tohumlarının kırmızı ve badem şekeri gibi olduğu. Yalak derenin doğal güzelliklerinin saymakla bitmediği....
Bonus olarakta bir sürü tohumumuz oldu.
Biraz başınızı ağırttım galiba
Selam ve sevgiler. 
|