Patara
Patara antik kenti Fethiye-Kalkan arasındaki bereketli Xanthos vadisinin güneybatı ucunda yer alır.
"Apoolon'un doğduğu yer olarak bilinen Patara, Lykia'nın en önemli ve eski şehirlerinden birisidir. Patara Xanthos vadisinde denize açılabilecek tek yer olması sebebiyle tarih boyunca önemli bir kent olma özelliğini devam ettirmiştir. Şimdilik tarihi, M.Ö.VI. ve V. yüzyıla kadar çıkılabiliyor ancak yeni yapılan kazılar şşehrin tarihinin tayini açısından çok önemlidir.
Hitit Kralı IV.Tudhaliya (M.Ö.1250-1220) Lukka Seferi sırasında 'Patar Dağı'nın karşısında adaklar ve armağanlar yaptım, steller diktim, kutsal mekanlar inşa ettim' demiştir. Buradan anlıyoruz ki Hiti Çağı'nda Parata, Patar adıyla vardı. "
Patara'nın simgesi haline gelen M.S.100 tarihli şehir kapısı
Çok gezip çok yorulunca deniz molalarına başladık. Önce Patara Plajına gittik, ancak deniz çok dalgalı ve çok rüzgarlıydı. Kumsaldaki muhtarın yerinde karnımızı doyurup, Kaputaş'a doğru yola çıktık.
"Patara, Türkiye'nin en geniş (800 m.) ve en uzun (15 km.) kumsalıdır. Akdeniz'de yaşayan 5 ayrı deniz kaplumbağası türünün ikisi Caretta caretta (Atlantik Okyanusu’na mahsus çok iri deniz kaplumbağası) ve Chelonia mydas (yeşil kaplumbağa) Antalya sahillerinin 17 bölgesini yumurtlama kumsalı olarak kullanmaktadır."
Fotoğraf internetten alıntıdır.
Hava kararmadan denize girmek istediğimizden giderken Kalkan'ı es geçip, Kaputaş Plajı'na gittik. 20 yıl önce bıraktığım gibi bulduğum ender yerlerden birisi daha. Sadece yukardan düşen kayalar eski merdivenleri yıkınca yenisini yapmışlar. Bu merdivenlerden çıkmak daha kolay olmuş. Dalgalarla oynamayı sevenlerin çok seveceği bir plaj. Denizi çok berrak, serin, yalnız hemen derinleşiyor.
