benim daha önceden biri tekirdağda uçmakdere tarafında müstakil diğeri istanbulda merkezi bir yerde ana caddede daire olmak üzere iki evim vardı.1999da annem yüksek tansiyondan beyin hasarı nedeniyle komaya girdi.3 ay yoğun bakımda kaldı.ne evlerim ne arabam nede birikimim kaldı.bir doluda borcum oldu.kredikartı borcumu ödeyemedim.9 yıl çalıştığım bankanın kartıydı ve limiti de çok yüksekti.şu anda adım kara liste dediklerinde.yani ömrüm boyunca kiracı değildim.başımı sokacak evim varken de ben durumumu daha kötülerle değil benden daha iyilerle kıyaslardım hep.şimdide kendimi kenyadaki , ugandadaki emeklilerle kıyaslayıp halime şükredecek bir düşünce yapım yok.kendi durumumu kıyaslayacaksam benden daha iyi durumda olan belçikalı , danimarkalı bir emekliyle kıyaslarım ve daha iyiyi isterim.kısaca şükürcü ve kaderci biri değilim.istediğim şeyi de yanlış anlamamanız gerektiğine inanıyorum.benim istediğim emekli maaşımın her yıl avrupanın bir ucundan diğerine lüks tesislere bir ay süren geziler yapmak değil çünkü.sadece asgari ihtiyaçlarımızın karşılanmasına yetecek bir emekli maaşımız olması gerektiğine inanıyorum.bu bize sağlanmadığı sürecede "babamın oğlu" yönetse bu ülkeyi onuda eleştiririm.sayın açık pozisyon yeterli bilginiz olmadığını düşünerek anneniz , babanızın ve de benim emekli maaşımızın başına geleni size anlatayım.2004 te emekli olduğumda bizlerin katık ederek karnımızı doyurduğumuz ve en bol tükettiğimiz ekmek 200.000 lira(bu günkü 20 kuruş)idi.maaşım ise 480 milyon
(bugünkü 480 lira)idi.şimdi ekmek 80 kuruş.sanırım matematiğiniz bu gün 5 yıl önceki yaşam seviyemi yakalayabilmem için maaşımın 1.920 lira olması gerektiğini hesaplayacak kadar kuvvetlidir.ben bu gün olması gereken bu rakkamın neredeyse üçte birini alıyorum.yani yiyebildiğim her üç ekmekten ikisini son beş yılda yitirdim.bu yazdıklarımızın hiçbiri siyasi değil.tamamı "ekonomik".ve ekonominin çok kötü yönetildiğine eminim.çünkü işçi , memur , emekli ve köylü para kazanamazsa küçük esnaftan alışveriş yapamaz.o zaman da küçük esnaf para kazanamaz.sonuçta da bu gün olan olur.piyasada yaprak kımıldamaz.esnaf dükkanını 3 sene önceye göre üçte bir ciro ile kapatır.bu nereye kadar gidecek bilemem.bu tamamen milletimiizin kaderciliği ve şükürcülüğü ile ilgili.
bir de gelişmiş , makineleşmiş tarım yapması gerktiğini söylediğiniz köylülerin tamamına yakını teknik eğitim almamış babadan öğrendikleri ile tarım yapıyor hala.onlara bu eğitimi vermek için avrupa birliğinden gönderilmiş olan fonlar sizce şimdi nerelerde acaba.
tekrar belirtiyorum bu yazdıklarımın tümü "ekonomik" eleştiriler.5 yılda benim 3 ekmeğimden ikisini elimden alan kim olsa eleştiririm.bu benim hakkım.yazdıklarımın gerçekliğini maaş makbuzlarımla kanıtlayabilirim.ekmek fiyatlarını da mutlaka bilirsiniz.ben sadece hatırlatmak ve kıyaslamak için yazdım.
|