View Single Post
Eski 25-07-2009, 18:09   #87
hizals
Ağaç Dostu
 
hizals's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-05-2007
Şehir: Antalya
Mesajlar: 320
Sn Oğuz Alper ,

Önceki mesajlarınızda yazdıklarınıza bir birey olarak katılmak mümkün olsa da bir mühendis ya da ihracat işinde çalışan bir mühendis olarak katılmak ne yazık ki mümkün değil. Google'dan yaptığınız kimyasal harici tüm mücadele yöntemleri Türkiye'de uygulanamıyorsa biliniz ki bu adaptasyon sorunu ile alakalıdır. Bizim enstitülerimiz , bizim Tarım il müdürlüklerimiz veya laboratuarlarımız işlerini ciddi olarak yapan kurumlardır. Sizin google da bulamayacağınız binlerce uygulama denenmiş olabilir Türkiye'de ancak başarı sağlanıp sağlanmadığını ancak uygulaması devam eden mücadelelerde görebiliriz.
Ayrıca size ufak bir hatırlatma yapayım. Her yıl ürünlerimiz yurtdışında reddediliyor. Bunların altında sadece ilaç kalıntısı yattığını düşünüyorsanız olayı çok ama çok basit tarif ediyorsunuz. Avrupa ya da diğer ülkelere yapılan ihracatta her partiden alınan numuneler analiz ettirilir ve sonuçları ihracatcıya bildirilir. Bunu düzenli olarak ihrcatcı kendisi de yapar. Kaldı ki ihracatcı firma GLOBALGAP sistemine dahil edip kendi kontrolünde bulundurduğu üreticilerin ya da bölgelerin dışında zaten ürün almaz. Eğer ürün azlığı nedeniyle bunların dışında ürün alımı söz konusu olacaksa bu analizler daha sık hale getirilir. Bir nevi risk analizi gibi düşünün. Hiç bilmediğiniz bir bölgede 10 analiz yapılıyorsa senelerdir kontrolü sizde olan bahçelerde belki de hiç analiz yapılmıyor.
Ayrıca bir konuda gerçekten yanlış anlaşılma söz konusu sanırım. Kimyasallar doğru zamanda kullanılıp , doru dozda uygulanıp , doğru zamanda hasat edilmesi durumunda 0 kalıntı ile meyve sebze üretilmektedir. Pazarlarda yediğiniz çoğu ürünler ihracat fazlası ya da ihracat kalitesinde olmayan 2.sınıf ürünlerdir. bunlarda bir nevi ihracata yönelik kontrollerle üretilmiş ancak sadece üzerinde yağmur sonucu çatlak , dal sürtmesi vb zararlar olduğu için iç piyasaya sürülmüş ürünlerdir. Eğer illa ki yediklerinizin detayını bilmek istiyorsanız piyasadaki tüm süpermarketler üretici bazında izlenebilirlik sistemine sahiptir. Migros,Metro, Kipa gibi marketlerden aldığınız domatesi hangi serada üretilip hangi ilaçların ne zaman kullanıldığı gibi bilgilere rahatlıkla ulaşabilirsiniz. google da bence bunları da araştırmalısınız.
Ülkemizin üreticisi 20 yıl öncesindeki gibi gözünü kapatıp ilaç atan bir yapıya sahip değil. Devlet kuruluşları sistemi koyar , ihracatcı firmalar bu sistemi yaşatırlar. Biz her yıl üretici eğitimleri düzenleyip Türkiye'nin 4 bir yanında binlerce kilometre yol yapıp üreticilerin o yıl ki kalıntı limitlerine uygun ve insan sağlığına zararlı olmayan ilaçları kullanmaları konusunda bilgilendiriyoruz. Ama tabi ki 100 üreticiden 5 i hala daha kendi bildiğini okur ona yapacak birşey yok. Ancak %5-10 larda gezen bir oranı genele vurup bu şekilde ağır eleştiriyi ne üreticimiz ne ihracatcımız ne de kurum ve kuruluşlar hakediyor.
Ülkemizde her sektörde oldğu gibi yaş meyve sebze sektöründe yüz karası sayılabilecek firmalar olmuştur olacaktır. Ancak bunlar asla sektörü temsil edemez. İyiden misal kötüden emsal olmaz diyelim.
Biraz daha ılımlı düşünürseniz çok daha bilgilendirici ve yapıcı şekilde bu konu başlığı tartışılabilir.

Tarım bakanlığı ocak ve ağustos olmak üzere yasaklanan ürünler ile ilgili 2 ayrı liste yayınlamıştır. KKGM sitesinden listelere ulaşabilirsiniz.

hizals Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön