Sevgili bennur,
Gelincik benim bahçemin olmassa olmazlarından.Benim çocukluğum gelincik tarlalarının arasında geçti.
Allarını giymiş gelinler gibi rüzgârın önünde salınışları, silinmeyen resim kareleri olarak her bahar yeniden canlanır gözümde.
Bakmayın öyle nazlı duruşuna, en sert rüzgârlara bile dayanır ,buğday tarlalarının içinde yatar kalkar ama o ipek yapraklarını yinede çok dökmeden üzerinde tutar.
Gelincik şurubuna gelince:Her yıl şişeler dolusu yaparım. Benim yaz meşrubatım bu şuruptur.
İkram ederken de usulüne uygun olarak uzun bardaklarda ve tepsiye dantel örtü koyarak sunarım.
Madem sana çocukluğunu hatırlattı ben İstanbuldayım,bir merkezde buluşalım sana gül ve tarçın kokulu bir şişe getireyim.
Tohumunu vereyim sen de yetiştir, vazgeçemiyeceksin...
sevgiler...
|