Mesajımı aldım, bu durumda ultrileri de narince ele almak gerekecektir. Belki konuyla doğrudan alakalı değil ancak bu "bir tül gibi yosun örtülü" tasviriniz üzerinde biraz durmak istiyorum. Acaba bu yosunların (belki de alg demek daha doğru) yüksek bitkilerle bir tür simbiyotik ilişki içerisinde olduğu söylenebilir mi? Zira aslında malumunuz bu algler, bitkiler açısından toksik sayılacak parametreleri inanılmaz bir hızda regüle edebiliyorlar.. Ve ortam şartlarını bitkilerin lehine çevirebiliyorlar, elbet bunun tersi durumda söz konusu, aşırı alg patlaması yaşanan çevre de bitkilerde bundan zarar görebiliyorlar. Siz yosunların doğada ki fonksiyonunu nasıl değerlendiriyorsunuz, veya bu anlamda bir fonksiyonları olduğunu düşünüyor musunuz?
Gene ilk sorularımla bağlantılı olarak, aklımda pek birleştiremediğim bir durum kaldı sanırım. Sonuçta, ultricularia kendisi için gereken azotu cycle etmek zorunda, (sanki bünyesinde bir azotobakter faaliyeti varmışçasına kendi fabrikasında üretmek zorunda). Öyleyse bu durumda, ortamda bir miktar organik bileşikler olması daha faydalı olmaz mı gibi bir soru aklıma geliyor. Sizce yaygın bildiğimiz ve kullandığımız NPK (kimyasal çözümler) bu bitkinin gübre disiplinini karşılamakta yeterli olur mu? Yoksa arada sırada bir kaç hamsi, istavrit ölüsü bırakmalı mı?

Bu bitki bana piranha beslermiş gibi bir duygu katıyor sanırım, abartmışta olabilirim elbette!

Ancak, düşüncesi bile heyacan verdi bana.
Biyolojik açıdan küçük su kütlelerinde, çok yoğun bakteri kolonileri tutulamıyorsa, aslında ölü balık vs. ekleyerek sucul etobur beslemek aşırı bir titizlik ve belki de uzun süreli deneyimler gerektirebilir. Gübreleme konusunda düşündükleriniz, benim için bu bakımdan önem ihtiva ediyor.
Aynen belirttiğiniz gibi eğer, organik bileşiklerden hareketle bir gübreleme yapılacaksa, diğer bazı hızlı besin tüketen bitkilerin ortamda bulunması zaruret yoksa bunların yerini çok hızlı şekilde yosunlar alıyor. Benim akvaryumlardan tecrübelerimde sizin düşüncelerinizi zaten doğrular niteliktedir. Bu sebeple sanırım en kontrollüsü gene bizim geleneksel kimyasal DIY gübrelerden geçiyor görünüyor.
saygılarımla,