View Single Post
Eski 28-05-2009, 19:14   #26
k0900
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-04-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1,962
Gelincik

Mustelidae familyasından Mustela cinsinden bazı küçük yapılı etçil türlerinin ortak adı. Familyası: Sansargiller (Mustelidae). Yaşadığı yerler: Avrupa ve Kuzey Asya’da. Uzun kuyruklu gelincik, Amerika’da yaşar. Özellikleri: 15-20 cm uzunlukta, saldırgan, merhametsiz, avcı bir memeli. Fare, tavşan, kuş, yılan, kümes hayvanlarını avlar. Yumurtaları çalar. Ömrü: 9-10 yıl. Çeşitleri: Uzun kuyruklu, kısa kuyruklu, kokulu, avcı, alp ve Cava gelinciği gibi çeşitleri vardır.

Sansargiller ailesinden vücudu ince uzun yapılı, atik ve cesur bir hayvan. Etçiller takımının en küçük türüdür. Aynı familyadan kakum (as) türüne çok benzerse de, ondan daha küçüktür. Sırt tüyleri kırmızı esmer veya kahverengi, karın altı beyazdır. Tarla faresi, sıçan ve piliçlere saldıran merhametsiz, kana susamış, etçil bir memelidir.

Cüssesi çok küçük (15-20 cm uzunlukta) olduğundan her yere girip çıkabilir. Köstebek tünellerinde rahatlıkla dolaşır. Fare inlerine girerek kalabalık fare kolonilerini telef eder. İyi tırmanıcı ve yüzücüdür. Çoğunlukla fare, yılan ve köstebek ile beslenir. Ağaçlara tırmanıp, kuş ve sincaplara pusu kurar. Güvercin ve tavukları parçalayarak kanını emer. Girdiği kümeslerde büyük zararlara sebeb olur. İri gelincikler, iyi tavşan avcısıdır. Anbarlar, ahırlar içinde, toprak altında veya ağaç kovuklarında öldürdüğü hayvanların ininde yaşar. İnini, avlarının post ve tüyleriyle döşer.

Av etlerini depoladığı kilerleri vardır. Çoğunlukla avlarını beyinlerinden ısırıp, felç ederek canlı olarak kilerlerinde saklar. Güvercin ve tavuk yumurtasını çok sever. Küçük yumurtaları ağzı ile, büyüklerini çene altına kıstırarak taşır ve aşırır. Kabuğunda açtığı ufacık bir delikten yumurtanın bir damlasını bile akıtmadan hepsini emer. Kıstırıldığında insana da saldırır.

Kuzey bölgelerde yaşayanlar, sonbaharda kahverengi tüylerini dökerek beyaza bürünürler. Yazın kahverengi, kışın beyaz kürklüdürler. Kışları karlı olmayan bölgelerde yaşayan gelincikler de sonbahar ve ilkbahar olmak üzere yılda iki defa tüylerini değiştirirler. Fakat, bunlar kışın beyaza bürünmezler. Kürkü makbul iri gelincik türleri olduğu gibi, ehilleştirilerek tavşan ve fare inlerini basmak için avcılıkta faydalanılan gelincikler de vardır.

Martta çiftleşir. 6 haftalık (43 gün) bir gebelikten sonra gözleri kapalı 5-7 yavru doğar. Bir günlük yavru 2-3 gr ağırlıktadır. İki hafta zarfında vücutları ipek gibi beyaz bir posta bürünür.

Gelincikler 9-10 yıl kadar yaşar. En büyük düşmanları; baykuş, atmaca ve evcil kedilerdir. Tabiatta kemiricilerin nüfus artışını kontrol ettiğinden, zararlarından daha çok faydalı bir hayvandır. 6-7 kişilik gelincik ailesi karanlık basınca, grup halinde avlanmaya çıkar. Yalnız avlananları da vardır. Yurdumuzun hemen hemen her bölgesinde bulunur.

İnce ve uzun gövdeli ve kuyruklu, kısa bacaklı, hareketli ve uzun boyunlu hayvanlardır. Kuzey Amerika türleri, 17-18 cm. boylarıyla en küçük karnivor türü olarak bilinir. Dünyanın başka yerlerinde yaşayan türleri, 30-35 cm. boyunda olabilmektedir.

Gece avcıları olan Gelincikler, tek başlarına avlanan hayvanlardır. Kemirgenler, sürüngenler temel besinleridir.

Türkiye'nin hemen hemen her bölgesinde görülebilen gelinciklerin, sırtları kızıl kahverengi, karın bölgeleri ise beyaza yakın açık renkli tüylere sahiptirler.

Sincap;
Özellikleri Vücudunun üst kısmı açık sarıdan kırmızımsı kahverengine ve siyaha kadar değişir. Alt tarafı tamamen beyazdır.Omurgalı hayvanların içine girer. Kışın, kıl uçlarında siyah pigment miktarı artar. Bu nedenle kırmızı renkte olanlar, kışın daha koyu görünür. Kuyruktaki tüyler uzundur ve kuyruklarını kıvırıp sırtlarına değdirebilirler. Gözleri iri ve parlaktır. Kulakların ucunda (kışın daha fazla) tüy demeti bulunur. Arka ayakları daha uzun ve daha güçlüdür. Boyları 18-25 cm, kuyrukları 14-20 cm arasındadır ve 280-480 gram ağırlığındadır....


Yaşam alanı Ormanlık ve ağaçlık bölgeler, parklar ve korularda yaşarlar. Alarm vermek için çok-çuk-çuk,kru-kru-ru ve tro-tro-tro diye sesler çıkarırlar. Kış uykusuna yatmazlar ancak soğuk havalarda birkaç gün süren uyuşukluk dönemleri olur. Çiftleşme dönemi dışında yalnız yaşarlar. Çok iyi tırmanır ve sıçrarlar, hemen hemen bütün zamanlarını ağaçların üzerinde geçirirler. Ağaç gövdesinde baş aşağı ve baş yukarı hızla inip çıkabilirler. Gündüzleri işlektirler, sabah ve ikindi vakti daha hareketlidir.0-3aylıkken eve alınan sincaplar evcilleştrilebilr.Evcilleştiklerinde oldukça hareketli ev arkadaşları olabilmektedirler


Yaşadıkları Yerler : Akdeniz adaları ve İzlanda hariç tüm Avrupa’dan, Japonya’ya kadar dağılmıştır. Türkiye’de Trakya ve Kuzeydoğu Anadolu’da (Kars ve Amasya civarı),Orta Akdeniz Toros Dağlarında yaşar.


Üreme : Çürümekte olan dallardan 30-40 cm. çapında, ağaçların tepe kısmında ya da köke yakın büyük dalların ayrıldığı çatallarda ya da ağaçkakanların açtıkları deliklerdeki oyuklarda, küre şeklinde yuva yaparlar. Yuva ağzının altta olması nedeniyle kuş yuvalarından rahatlıkla ayırdedilebilir. Yuvanın içini yosun ve otla döşerler. Bir yerleşim bölgesinde aynı hayvan birden çok yuva yapar ve kullanır. Yılda 1-2 kere, 2-7 yavru doğururlar. (Ancak bir yılda 40 yavru doğuranları da görülmüştür.) Anne yuvadan ayrılırken yuvanın ağzını ve yavrularını otlarla örter. Ortalama ömrü, 7 yıl kadardır.


Beslenme : İğne yapraklı ağaçların tohumlarını dişleri ile kozalakları ısırarak serbest bırakırlar. Meşe palamutları, ceviz, badem, fındık, tomurcuklar, mantarlar, taze ağaç kabukları, böcekler, salyangozlar ve kuş yavruları ile beslenirler. Tohumları ve kabuklu yemişleri tek tek toprağa gömerek saklarlar veya kovuklarda depolarlar. porsuk ağacının tohumları insanlar için zehirli olmasına karşın sincaplarca çok sevilir.

Sincaplar sakladıkları tohumların bir kısmını bulamazlar. Toprak altında unutulan bu tohumlar, yeni ağaç fidanlarının yetişebilmesine yardımcı olur.


Diğer : Sincaplar, postları için avlanırlar ve (yasak olmasına karşın) avlanma nedeniyle Türkiye’de sayıları hızla azalmaktadır. Kırmızı listede soyları tehlikede olmayan hayvanların yer aldığı nt statüsündedir. Ancak Türkiye’deki durumları daha hassastır. Gündüz yırtıcıları tarafından da avlanmaları sayılarındaki azalmayı desteklemektedir. Kızıl sincaplar, yayılmacı türlerle rekabet edemeyebilir. Örneğin İngiltere’de yerli tür olmasına karşın sonradan Britanya adasına getirilen boz sincap tarafından yaşama alanının işgali nedeniyle rekabet edememiş ve sayıları giderek azalmıştır.


Kaynak : Wikipedi

k0900 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön