|
Melbourne`da Lale festivali
Herkese iyi gunler.
Gectigimiz pazar gunu, dunyada ornegi sadece, Hollanda, Ingiltere, Kanada, Turkiye,[Istanbul] ve birde Australia[Melbourne] da olan lale festivalindeydim.
Melbourne`daki lale festivalinde, son iki senedir, "Australian Turkish Cultural Platform" kurulusunun cabalari ile, bu lale festivaline Turklerde katiliyor. Su an
festivale sadece folklor, muzik ve yiyeceklerimizle katiliyor olsak bile, ilerki yillarda belki lalerle de katiliriz kim bilir?
Melbournedeki Turklerin bu festivale buyuk ilgisi ve katilimi oldu.
Cees ve Jonahn Tasselaar, 1939 da Hollandada evlendikleri gun,Australiaya gelmek icin yola ciktilar. Ciftlik islerinden baska bir isten anlamayan bu Hollandali cift, Melbourne`deki Silvan bolgesine yerlestiler ve Hollandadan getirdikleri lale soganlarini, diktiler bu Australiyada dikilen ilk lale soganlari idi.
Daha sonralari da Hollandadan getirttikleri lale soganlarini dikip yetistirmeye devam ettiler.[o tarihlerde Australia`yaya Bitki tohumu getirmek yasak deyildi]
Bu gun bir festival olusturacak kadar cogalan lalelerin koku Hollandadan getirilen o lalelerdir.Melbournede bu gun en cok laleyi yetistiren, Tasselaar ailesinin torunlaridir ve festivali duzenleyen de bu ailedir.
Lalenin Avrupaya, bu arada Hollandaya da, Turkiyeden gectigini. Laleyi dunyaya Hollandanin tanittigini ve lalenin hollandanin simgesi oldugunu.
Lale devrinde II. Ahmet`in saraydaki bahcesinde 500,000 den fazla lalesi oldugunu ve bu lalelerin goruntulerini dahada cogaltmak icin lalelerin aralarina aynalar yerlestirdigini.
Bas sehir disinda lale satis ve alisinin suc ve agir cezalari oldugunu.
Turkiyenin dunyada ilk defa lale dikip yetistiren ulke olddugunu.
Lale devrinde lalenin zaman, zaman insan hayatindan daha kiymetli oldugunu.
1730 dan sonra lale devri gibi lalenin saltanatinin da sona erdigini.[yalniz seramik ve resimde devam etti]
Lalenin guzel gozleri simgeledigini.
Sari lalenin bas asagi cevrilmesi umutsuz bir aski, mor lalenin ise olumsuz[o nun ve U nun uzerinde nokta var] aski anlattigini.
Lalenin ilk defa Turkiyede 1630 da siniflanip, isimlenip yayinlandigini hep bu festivalde ogrendim.
ve lale devrinde lalelere veriln su isimlere bakin tam da biz bonsai terimlerine Turkce karsiliklar bulmaya calisirken.
ELMAS KISKANDIRAN, SEVGILININ YUZU, DUSUNCENIN ISIGI.
Asagidaki lale resilerinin zefkini cikarin. Ben festivalde oyle yaptim.
|