Arzu Hanım, ben de ilk büyürlerken koparıyorum tepelerini. Hem daha fazla dallanıyorlar hem de kopardıklarımı dikiyorum. Çok kolay tutuyorlar. Geçen yıl bu işi abarttım, hep koparmaya devam ettim, çiçek açmaları gecikti. Bizim buralarda sıcaklar erken başlıyor. Küpeler de sıcaktan hiç hoşlanmıyorlar. Geçen yıl yetiştirdiğim sayısız küpe çiçeğim çiçek açmaya başlamadan sıra sıra hepsi sanki üzerine sıcak su dökülmüş gibi aniden öldüler.
Bundan sonra küpeye son demiştim ama daha sonbaharda önüme çıkan ilk küpe çiçeğini yine satın aldım. O bütün kış dışardaydı ve durmadan (kırmızı-mor)çiçek açtı. Derken yine üçtane küpe çiçeğim oldu. Bu da bir çeşit bağımlılık ne yaparsın.
O çiçeksiz gördüğünüz (pembe- beyaz) küpenin de tomucukları var. Sıcaklar bastırmadan açması için gözüne bakıyorum. Diğer sarkan (pembe-pembe) küpe, sabah güneşine bile dayanamıyor, şimdiden yumuşadı. Ölmesin diye gölgelerde gezdiriyorum, dibine buz koyuyorum.
Sizin oralar buraya göre daha nemli ve serin. Açınca sizinkileri de görmek isteriz.
Bol çiçekli günler dilerim.
|