12-09-2006, 14:21
|
#156
|
agaclar.net
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,245
|
Konuyla ilgili bir yazı...
Alıntı:
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan alışkanlık haline getirdi. Karadeniz Bölgesi'ne ayak basar basmaz Fiskobirlik'i ve fındık üreticilerini acımasızca eleştiriyor.
Geçen pazar günü katıldığı AKP Giresun İl Kongresi'nde yine Fiskobirlik ve fındık üreticilerine öfke saçtı.
Başbakan'ın yerden yere vurduğu fındık üreticileri Türkiye'nin yaklaşık 6 milyar dolarlık tarım ürünleri ihracatının üçte birini yani 2 milyar dolarını tek başlarına gerçekleştiriyor. Üstelik bu ihracatta tek bir dolar ithal girdisi yok.
Başka bir ülkede olsa bunu başaran üreticiler baş tacı yapılır.
Fakat Başbakan, fındık üreticisine teşekkür edeceğine her fırsatta eleştiriyor, hakaret ediyor.
Çok eskilere gitmeye gerek yok. Başbakan bu yılın başında hem de Kurban Bayramı'nda Trabzon'daki konuşmasında üreticinin en büyük örgütü olan Fiskobirlik'i çok sert bir dille eleştirdikten sonra şöyle demişti: "Ne yazık ki, yüzlerce trilyon borcu var ve son yıl bu borç 94 trilyona indi. Baktık ki, birçok söylenti ve dedikodu yayıyorlar. Hazine olarak bu üstlenildi ve çizik atıldı." (Hürriyet-14.1.2006)
Daha sonra birçok kez Fiskobirlik ve fındık üreticilerini eleştiren, fırçalayan Başbakan Erdoğan,geçen pazar günü yaptığı konuşmada bu kez borçların silinmesini bakın nasıl anlattı: "Biz göreve geldiğimiz ana kadar devlete olan borcu 1.5 katrilyon. Bakınız bu parayı kimse konuşmuyor. Bunun 300 trilyonu bankalara ait. Biz göreve geldik bir anlaşma yaptık. Ve bu 1.5 katrilyon liraya çizgiyi çektik. Fiskobirlik'i devlete borçlu olmaktan kurtardık. Bu parayla bütün mal varlığına el koyabilirdik ama koymadık."
Başbakan bir yandan fırça atıyor, diğer tarafta borçlara çizik atıyor. Fakat her çizikte bir karalama, bir yanıltma var.
Fiskobirlik'in borcunun neden ve nasıl silindiğini anlayabilmek için öncelikle Dünya Bankası'nın dayatması ile 16 Haziran 2000'de yürürlüğe giren Tarım Satış Kooperatifleri ve Birliklerin Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 4572 Sayılı Yasa'yı çok iyi bilmek gerekiyor.
Bunu bilmezseniz Başbakan gibi her şeyi birbirine karıştırırsınız.
Birliklerin yeniden yapılanmasını öngören bu yasanın geçici 1/E maddesi şöyle der: "Birliklerin 1.5.2000 tarihi itibariyle mevcut özel bünye faaliyetleri ile ilgili borçları, borçların ödenmesine kadar geçecek süre içinde bu borçlardan doğan faiz ve gecikme zammı gibi fer'i borçları ile personel kadrolarında yapılacak düzenlemeler için gerekli tazminat tutarı Yeniden Yapılandırma Kurulu'nun önerileri dikkate alınarak Hazine'ce üstlenilip tasfiye olunur."
Açıklamalarından öyle anlaşılıyor ki, Sayın Başbakan bu yasayı bilmiyor. Çünkü bu yasa kapsamında bugüne kadar 7 Tarım Satış Kooperatifleri Birliği'nin 694 trilyon liralık borcu silindi.
Fakat aynı yasa maddesi Fiskobirlik'e farklı bir biçimde uygulandı. Fiskobirlik'in 2000 öncesi ile 2000 sonrası borçları birlikte değerlendirilerek mahsuplaşmaya gidildi.
Hazine Kontrolörleri ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın müfettişlerinin 6.5.2005 tarihinde Fiskobirlik'te yaptıkları incelemeler sonucunda Fiskobirlik'in 1.5.2000 öncesine ait 147.9 trilyon lira borcu olduğu, buna karşılık 1.5.2000 sonrasından ise Hazine'den 53.4 trilyon lira alacağı olduğu tespit edildi.
Yapılan mahsuplaşma sonucunda Hazine'ye 94.5 trilyon lira borcu kaldı. Yasa gereği bu borç silindi. Başbakan'ın 13 Ocak'taki konuşmasında "çizik attık" dediği borç bu.
Fiskobirlik'in bankalara olan borcuna gelince... Devlet tarafından fındık alımları ile görevlendirilen Fiskobirlik'e 1989 yılında Garanti Bankası'ndan kullandırılan kredi 21.12.2000 ve 1998'de Vakıfbank'tan kullandırılan kredi ise 15.3.2001 tarihinde varılan anlaşma doğrultusunda Hazine tarafından üstlenilerek tasfiye edildi. Bu iki bankanın borcu tasfiye edildiğinde AKP iktidarda değildi.
Bu nedenle Başbakan'ın "1.5 katrilyon liraya çizik çektik" sözü gerçeği yansıtmıyor.
AKP döneminde tasfiye edilen borç Pamukbank ve Yapı Kredi Bankası borçlarıdır. Bu borçların toplamı ise, 28.5 trilyon liradır.
Hazine ile Yapı Kredi Bankası arasındaki anlaşmazlık nedeniyle Yapı Kredi Bankası kağıt üzerinde yürüttüğü olağanüstü faiz ile bu borcu 600 trilyon lira olarak talep etti. Bu Fiskobirlik'in değil, Hazine ile Yapı Kredi Bankası arasındaki bir anlaşmazlık. Bunun faturasını Fiskobirlik ve fındık üreticisine kesmek haksızlıktan öte insafsızlık olur.
Bu arada Başbakan pazar günkü konuşmasında Fiskobirlik'e para vermeye yetkileri olmadığını söyledi. Bu konuda da Başbakan'ın yanlış bilgilendirildiği anlaşılıyor.
Çünkü, sadece bu yıl Destekleme Fiyat İstikrar Fonu'ndan Tarım Satış Kooperatifleri Birlikleri'ne 300 trilyon liradan fazla kredi verildi. Fakat Fiskobirlik'in kredi talebi geri çevrildi. Kredi verilen birliklerin durumu Fiskobirlik'ten farklı değil.
Kaldı ki, bu yılın başında yapılan Fiskobirlik'in genel kurul toplantısından önce AKP milletvekilleri "bizim listemizi seçin, paranız hazır" demişlerdi.
Yoksa, Fiskobirlik'in genel kurul delegeleri AKP'nin listesini seçmeyerek para verme yetkisini hükümetten almış mı oldular?
Özetle, Başbakan'ın fındık konusundaki açıklamaları yanlışlıklar ve çelişkilerle dolu.
|
TARIM DÜNYASINDAN / Ali Ekber Yıldırım
Dünya Gazetesi
|
|
|