View Single Post
Eski 13-04-2009, 00:11   #81
gece
Ağaç Dostu
 
gece's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,671
Allah ağacı

Çocukken ağacın ismini "Allah Ağacı" diye bilir, söylerdik (Trakya). Anlam veremezdim, temas ettiğinizde gerçekten pis kokardı, daha da "niye ki?" olurdum.

Biraz büyüyünce herkesin bildiği, ama herkesin söyleyemediği ismini de öğrendim, şaşırmadım.

Ama Latince ismini öğrenince (ailanthus, ambonese sözcüğünden gelirmiş, ambonese'nin de Allah ağacı anlamına geldiği tahmin ediliyormuş, wikipediai'nın yalancısıyım) açıkçası şaşırmıştım.

Allah ağacı, benim çok sevdiğim bir isimlendirme olmasa da, böyle.

Açıkçası bu ağacı çocukken; 'ne güzel ağaç, ama kokusu olmasa' der yine de severdim (yeşili, çiçekleri, gölgesi!) . Hatta saksılarımın birinde çıkmıştı da söküp atmaya gönlüm razı olmayıp, bir yaşındaki fidanı çıkarıp ağaçsız bir yere (kışın) dikivermiştim.

Kokuyur dendiyse başka türler gibi durduk yerde kokmuyor, yani elle temas edip hırpalamayınca kokmuyor, yani diyelim bahçenizde bu ağaçtan var, rüzgar güçlü de esse, ağaçtan size kötü koku değil mis gibi taze oksijen geliyor.

Dalını kırar, yapraklarını koparır, ezerseniz (niye?) çok kötü kokuyor sadece. Nefsi müdafaa da kötü bir şey değil ki.

Dallarının ortası boş olup, ortadaki boş kısmı, yapı olarak ayçiçeğinin olgunlaşmaya yakın gövdesine benzetilebilir.

Söğüt dallarından düdük yaptığımız gibi, bu ağaçtan ta patlangaç yapılırdı.

Zayıf bir ağaç olduğunu (=kolay kırılma) biliyordum ama kuruyup suyunu bırakınca çok sert olduğunu burada öğrendim, bir kez daha şaşırdım.

Aynı ağacın bildiğim isimleri arasında uçurum olduğunu düşünürken, Latince ismi ile pişti olunca, sil baştan olup, 'ben oldum, siz de olun' diye yazmak istedim.


gece
Ailanthus sever forum üyesi!

gece Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön