Manavgat suyu oldum olası İsrailin ilgi kaynağıdır.GAP arazilerini İsrail başta olmak üzere yabancılara peş keş çekerlerken ,aynı işlemi para getireceği için Manavgat çayına uygulamaları da elbette mümkündür.Unakıtan'ın "babalar gibi satarım" dediği olaylar bunlardır zaten...
Temmuz 2007 seçimlerinden sonra Hilmi Güler,sular ile ilgili bir açıklama yapmıştı;
-Tarımsal sulama barajları özel sektöre yaptırılacak,
-Bunun için AKARSU ve GÖLETLER 49 yıllığına ÖZEL SEKTÖRE devredilecek,
-Kamu eliyle değerlendirilemeyen ve boşa akan ! tatlı su kaynakları özel sektörün yapacağı barajlarda tutulacak ve tarımsal sulamada kullanılacak...
("boşa akan su" diye bir şey ancak boş kafaların icadıdır, hiçbir su boşa akmaz, ayrıca tarımsal sulamada kullanılacak denen suyun sahibi artık çiftçi falan değil,şirketler olacaktır ve çiftçi kontürlü sayaç benzeri sistemler ile o suyu şirketlerden satın alacaktır)
Aynı Hilmi Güler (Kazdağları ağlar) Eylül 2008 TÜSİAD Sürdürülebilir Su Yönetimi Konferansında bir önceki konuşmasını teyid eder biçimde şöyle demişti;
25 milyar dolar hidroelektrik santral,
20 milyar dolar sulama yatırımları,
5 milyar dolar içme suyu yatırımları olmak üzere toplam 50 milyar dolar bir YATIRIM PASTASI var, ÖZEL SEKTÖRÜN devreye girmesi İSABETLİ olur!
aa
|