Kimse kusura bakmasın, önce Güler Hanım'ın o bitmek tükenmek bilmeyen enerjisinden, coşkusundan söz etmeden duramayacağım... Gelen konuklarının çevresinde fır dolandı desem yeridir... Hangi gruba takıldıysa orada sohbet koyulaştı, oradan kahkahalar yükseldi. İnsan hiç mi yorulmaz, hiç mi yüzünde gülücük donmaz... Gıpta etmemek elde değil...
Sonra sevgili Ferda Ülkümen'in ve Çekirdek'in o içten yakınlığı ne kadar sevecen ve hoştu... Yani ev sahipliği olursa bu kadar olurdu.
İstanbul'un baharını bilen bilir.
Valla adamın yaşına, başına bakmıyor...
Bahar bir yandan, deniz bir yandan, güneş bir yandan; bir de o güzel dostların sevgisi, ilgisi yok mu; vallahi çarpıldım...
Sağolsunlar, varolsunlar...
|