Birkaç kez bilgisayar başına oturdum, biraz klavyeyi tuşladım, beğenmedim, nasıl anlatacağımı bilemedim, kalktım.
Umarım bu kez yazabilirim.
Huzur..Evet, huzur vardı daha çok.(
lerdemir, bu huzur sözcüğünü bana hatırlattın, bir tanesin sen)
Zaman zaman, kendimizi kalabalıklarda yalnız hissederiz, aynı dili konuşmayız bazen.
Böyle bir toplantıda, aynı dili konuştuğunuz, aynı heyecanı paylaştığınız insanlar arasında kendinizi bulunca, aslında yalnız olmadığınızı anlıyorsunuz.
Zamanın nasıl geçtiğini fark etmiyorsunuz, azıcık daha diyorsunuz, azıcık daha bir arada olalım.
Çok da sık yakalayamadığınız böyle zamanlarda, sigaraya falan da takmıyorsunuz, insan sevdiğini bir sigara için kırmak istemiyor doğrusu.
(
Bunu biliyorum, çünkü sevgili Güler hanım, bizim gibi deli tiryakiler için az fedakarlık yapmıyor.Siz de bir tanesiniz Güler hanım.)
Sevgili Çekirdek ve sevgili Güler hanım, sanıyorum o harika pastaları siz aldınız?
Son zamanlarda yediğim en lezzetli pastaydı.
Aslında, dünyanın en acı biberini de koysalardı içine fark etmezdi, o ortamda, aynı zevkle yine yenilirdi.
Sonuç olarak diyorum ki, böyle 5. yılları falan beklemeyip, azıcık daha sık yapsak bu toplantıları.

)
Malina, iyi ki varsınız siz. Canınız nasıl, ne kadar istiyorsa öyle için sigarayı.
Toplantılarda aramızda olun da.

)