Sayın
krisch;
Çiçeğiniz açtığı - hatta, tomurcuğunuz iyice irileşip açılan noktalarında beyazlık görünmeye başladığı- anda püskürttüğünüz suyun çiçeğe gelmemesine özen göstermelisiniz.
Su değdiği zaman, çiçeğin beyaz ömrünü çok kısaltıyor. Elinizi siper edebilirsiniz; bazı aşırı hassas arkadaşların yaptıkları gibi kağıttan iri bir külah yapıp, çiçeğe değdirmeden ona siper edebilirsiniz; ya da kimi arkadaşımızın yaptığı gibi bitkimiz çiçekli iken hiç püskürtme yapmayabilirsiniz - 1 hafta su püskürtmesek ölmez ya?!-
Gelişmeleri ve güzel görüntüleri hevesle bekliyoruz
NOT: Fotoğraflamadan önce gardenyanın yapraklarına spreyle su püskürtürseniz çok daha etkileyici bir görüntü oluşuyor, bilginize...
Sayın
melantis;
İnanın bu forumdaki teşekkürler karşısında mahcubiyet yaşıyorum; zira asıl teşekkürü, bu ortamı hazırlayıp bizleri burada buluşturan kurucular ve de teorik/pratik bilgilerini bizlerden esirgemeyerek bizleri iyi-kötü bugünlere getiren uzmanlarımız hak ediyorlar gerçekten de.
Ben yalnızca onlardan edindiğim bilgiler ışığında, biraz da maceracı bir ruhla yaptığım denemeleri ve geçen süre zarfında deneme/yanılma ile kendimce elde ettiğim tecrübemi buradan severek paylaşmaya, aktarmaya çalışıyorum. Okuyanlar, deneme/yanılmanın ilk adımını az hasarla atlatsınlar diye
NOT: Yukarıdaki fotoğraflardaki yaşlı yaprakların parlaklığı gitmiş ve de üzerleri lekelidir dikkat ettiyseniz. Zira; sevgili Todor'un da desteği ile gardenyamı bir ara yapraktan besleme yöntemini denemiştim, ancak ya oranları tutturamadım ya da bir yerde yanlış yaptım; yaprakların üzerinde leke leke izler kaldı; ıslka bir bezle silince büyük oranda temizleniyor, ama ona da kafa ve vakit lazım. Bu ara da, ikisi de pek yok

Gardenyasını sadece yapraktan besleyen varsa bahsedebilir mi? Su ile saksı harcından besledikçe zaman içinde toprakta önüne geçilemez bir TUZLANMA oluşur. Saksı harcında tuzlanma da bitkilerin hiç istemediği bir durumdur. O açıdan aslında yapraktan püskürtülen suya suda çözünen bitki besini ekleyerek beslemek gardenyayı en sağlıklısıdır -ve de zoru-; ama dediğim gibi, ben öylesini yapamıyorum. Aşırı tuzlanma olursa, en kötü ihtimalde saksı harcını yenilerim, olur biter diyorum. Ne de olsa profesyonel üretici değiliz. Gerçi, bu gidişle ben birşeyler yapabilir miyim diye düşünmüyor da değilim hani
