Benim de bildiğim ikisinin de ortak noktası "asidik" toprak olması idi. Bu sene açelyalarımın toprağını değiştirmek için almıştım açelya toprağını elimde az bir miktar kalmıştı. Asitliği de daha kolay sağlayabileceğimi düşündüğüm için denemek istedim.
Sn omar'ın da uyarısını dikkate alarak tamamını açelya ile değiştirmedim 1/2 kadarını (belki daha da azını) kullandım, geri kalanını bahçe toprağı ile tamamladım. Su tutan bir toprak ise en azından perlitin görevini görür sanırım (umarım). Bir risk almayı göze aldım. Deneyip göreceğiz açtırabilecek miyim bakalım... Sonucu paylaşırım, yeter ki hüsran olmasın.
Açelya'ları da gene sn omar'ın önerisi üzerine tabaklarında su dökmeden sulamayı deneyip gözlemleyeceğim. Toprağı değişenler, bir kısmı mecburiyetten üstü çiçekli saksı değişimi yapılmasına rağmen gayet keyfe geldiler. Yapı marketlerden birinden dayanamayıp almıştım küçük bir tanesini ama daracık bir saksıda garip bir karışıma dikili idi. Suladığında su akıp gidiyordu altından ve yaprakları çiçekleri büzüşmüş kalmıştı. Öleceğine çiçeklerini döksün daha iyi deyip onun da saksısını değiştirdim. Çiçeklerini dökmediği gibi tomurcukları birbiri ardına açmaya başladı.
Ful konusunda ise, kokulu türlerden biri olduğunu bildiğim ve merak ettiğim bir çiçek. Ama bir Ful'um yok. O yüzden bilemiyorum bakımını.
|