26-08-2006, 21:54
|
#43
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-08-2004
Şehir: Ankara
Mesajlar: 5,587
|
Buluşmaya mine abla gelinceye kadar ben memet'in başının etini yedim. Gelmeyecekler, kimse gelmeyecek belki de off pufff çuff çuff vs.vs. 
Memet de beni sakinleştrimek için dil döküp dururken mine abla geldi. Daha saat 18:55'ti ve memet iyi ki geldin bu çocuk kimse gelmeyecek diye krize girecekti dedi 
Ama bu noktada konuyu okuyan üçüncü kişiler için bir not, sözü edilen sabırsız ve heyecanlı üye -çocak- 1430 KM uzaklıktan gelmişti ve bir sonraki gün bu şehirden ayrılıp en az bir yıl daha bu şehire gelmeyecekti 
Neyse efendim, şöyle böyle derken ben, memet ve mine abla başladık konuşmaya. Daha doğrusu mine abla ve memet sohbet ederken ben kim gelecek diye etrafı kolaçan etmekteydim. Yani eli işte gözü oynaştayı bana uyarlarsak kulağım onlarda gözüm yoldaydı 
Tam ben eyvah mine abla, ben ve memet güzel bir sohbet edeceğiz, bu gece bitecek ve ben başka kimseyi göremeyeceğim derken henüz hiçbirimizin tanımadığı dkp masamıza yanaştı ve bu sefer memet, mine abla ve dkp koyu bir sohbete başladı. Bu arada benim gözlerimin fıldır fıldır döndüğünü gören mine abla bitki bakımı konusunda dkp ile sohbet ederken "ben bunu yazmıştım" diyerek bana bakınca forumda bitkiler hakkında yazılanları pek de okumadığım ortaya çıktı 
Tamam itiraf ediyorum ben tembel bir öğrenceyim 
Fakat orada her zaman ki çevir kazı yanmasın tutumumu sergileyip "E askerdi, yeni geldim, sular kesikti internete bağlanamadım, çiçek alabilecek para vardı da ben mi almadım, havalarda çok ısındı" vs. vs. gibi bir sürü bahane uydurdum 
Bu olaydan bir kaç dakika sonra plumbago ve azalea gözüktü. plumbago'yu görünce hemen tanıdım. memet'in verdiği tanımdan azalea'yı tanıdım.
onlar geldiğinde sohbet kontrolden çıktığı için -bunu iyice koyulaşıp demlendiği anlamında söylüyorum- her ikisi de -memet, dkp ve ben de- bir süre ağzından bal damlayan mine ablayı dinledik.
Ve ben demeden önce gidip yemek yesem iyi olacak 
devam edecek...
|
|
|