View Single Post
Eski 07-03-2009, 17:26   #264
epsody
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 04-02-2008
Şehir: istanbul-Gelibolu
Mesajlar: 1,829
Berduray'a açıklamalar

sayın, berduray neyin hesabı evde tutmadı da uygulamanızda değişiklik yapma zurunluğu hissettiniz,açıklarmısınız..

Günlük atıkları saklamayı şu şekilde değerlendirip yapabilirsiniz, sonbaharda yaptığınız bahçe temizliğinizde toplanan yaprak ot vede ince dal parçaları (dal parçalarını ufaltmakta yarar var) kahve rengi malzeme (karbon) bunları bir çuvalda biriktiriseniz, mutfak atıkları oluştuğunda kompost kabınıza ilave ederken homojen karışım miktarı kadar ilave ederek kompost işlemini sürdürürsünüz.

Kahverengi malzemeniz tükendiğinde marangoz talaşı, kağıt ve mukava gibi atıklarıda ufalıyarak elinizde oluşan cıvık mutfak atıklarını da, kompost kabınıza ilave etmeden mutfakta oluşan cıvık malzemeye ilave ederek, nemli ıslak malzemenin nem dengesini sağlamış olursunuz.

Bu sonradan katacağınız malzemeler, kompost kabınızdaki kompost oluşumunun dengesini bozma yönünde durum yaratacağından bu durumu da göz önünde bulundurarak son katılan mazemenin yaratacağı menfi durumdan kurtulmak için son katılım mazemesine bir miktar mineral azotlu üre gübre ilave ederek, kompostunuza bu şekilde son katlımı dengeleyerek kompost oluşum sürecinin devamlılığı sağlanarak kompost kabınız doluncaya kadar, kompost oluşumlarınız inkitaya uğramadan tamamlanmış olur.

Sayın berduray, size bir anımdan bahsederek kompost konusunda solucalar la kompost düşücesine nereden geldiğimi açıklamak vede arkadaşlara da bu konudaki ısrarımın nedenleri de belertmiş olacağım.

1997 lerde ben kompost yapımını 200lt lik naylon bidonlara yapıyordum kompost oluşumuna hava sağlamak içinde bidon üzerinde delikler açıyordum kompostun içindeki sıvı eriyikler akıp ziyan olmasın diye bidonun altın dan üste doğru bir karışlık bölümü delmiyordum bidonu doldurup istanbula dönüyor bahar da geldiğim zaman kompost bidonumu kullanmak üzere boşaltığımda üstlere gelen bölümlerde her şey normal ulduğu halde eriğin biriktiği bölümünün oluşumunu normal gözükmüyordu.

İkinci kompost denememde bidonun altına kadar delik açarsam eriğin akımını sağlar istenmiyen oluşumu düzeltirim diyerek kendimce aşama yapacak teknik uluşturacaktım vede aynen bidonu doldurdum istanbula döndüm. Dönem arasında gelmem gerekti bahar gelmemişti ama havalar iyi gidiyordu kompost bidonuma baktığımda bidonum yarıya kadar boşalmıştı halbuki ben iyice sıkıştırarak bidonumu doldurmuştum adeta üzülerek bidonumu çevreden bulduğum kurumuş ot ve çürümeye yüz malzemeler le takviye ederek doldurdum, oradaki işlerim bitince tekrar istanbula döndüm.

Bahar gelmişti nisan sonlarıydı beni yine kırsala gitme heyecanı sarmıştı, tekrar gidecek sonbahara kadar oralarda yaşıyacaktım. Geliboludaki evime geç saatlerde ulaşmıştım çevreyi gözlemimin dışında ogün yapacağım bir olmadı, ertesi gün ilk işim kompost bidonuma bakmak oldu açtığımda fazla eksilme gözlenmiyordu.

Bidonu boşaltmak için yana yatırmak istediğimde bidononun altında bir çok solucanın varlığını farketim. Beni şaşırtan esas şey bidonun tamamını boşaltınca ortaya çıktı bidonun altına gelen bölümlerindede solucanlar vardı, buranın kompost oluşumları geçen sene oluşturduğum komposta yüzde yüz fark atacak şekilde oluşmuştu. Ben solucan mucesiyle tanışmış şok olmuş halde kompostu elime alarak parmaklarımın ucun daki oluşumun incelemesini yaparkan sanki altın bulmuş insanın sevinciyle komopst oluşum mucizesini yakalamıştım.

Anılarımla başınızı ağrıttıysam özür dilerim


Düzenleyen epsody : 08-03-2009 saat 08:32 Neden: konuyu detaylandırma
epsody Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön