agaclar.net
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,245
|
Fındığın Çözüm Önerileri
* Türkiye’de, 395.000 çiftçi ailesi olmak üzere, toplam iki milyon kişi fındık üretimi ile ilgilenmektedir.
* Fındığın Doğu Karadeniz bölgesi halkının önemli bir kısmının hemen hemen tek geçim kaynağı olması nedeni ile sosyal boyutu da oldukça önemlidir.
* Türkiye dünya fındık üretiminde kalite ve üretim miktarı itibarı ile monopol durumdadır.
* Ülkemizde fındık üretimi miktarı, periyodisite (alternans) nedeniyle, yıldan yıla değişmekle birlikte, artan bir seyir izlemektedir.
* Türkiye fındık üretiminin son beş yıl ortalaması 534 000 tondur. Buradan fındığın ortalama veriminin son beş yıl itibarı ile 110 Kg./da olduğu görülmektedir.
* Türkiye, dünya fındık ihracatının yıllar itibariyle değişmekle birlikte yaklaşık %70-80’ini karşılamakta ve 50’nin üzerinde ülkeye fındık ihraç etmektedir.
* Fındık fiyatları son yılların en yüksek fiyatı olan 1 Kg kabuklu fındık 5 ABD Doları seviyelerine çıkmıştır.
* Bugüne kadar sadece kabuklu ve iç fındık ihraç eden ülkemiz, fındık sanayinin gelişmesi sonucu işlenmiş fındık ihracatına ağırlık vermeye başlamış ve bu oran toplam ihracatın yaklaşık % 8’e ulaşmıştır.
* 2004 yılı fındık ihracatının 1.5 Milyar Dolar olarak gerçekleşmesi sevindirici olmakta ve bu oranın ürün çeşitlendirilmesi ile birlikte 2 Milyar Dolar miktarına çıkması beklenmektedir.
FINDIĞIN SORUNLARINA, ÇÖZÜM ÖNERİLERİMİZİ, SİZLERE 4 ANA BAŞLIK ALTINDA SUNACAĞIM
1- Fındık yetiştiriciliği ve teknik uygulamalar,
2- Üretim politikaları ve desteklemeler,
3- Sanayi yönüyle sektörün gelişimi ve örgütlenme,
4- Ticaret, pazarlama ve yeni açılımlar
• Ülkemiz fındık üretiminde en büyük sorun olan verim ve kalite düşüklüğünün ortadan kaldırılması için mevcut fındıklıkların gençleştirilmesi, yeni tesislerde tek dal dikim sistemine geçilmesi gerekmektedir. Tesis gençleştirmesine mutlaka destek sağlanmalıdır.
• Yenileme yapılacak bahçelerde kullanılacak fidanların, sertifikalı olma şartı aranmalıdır. Bu nedenle Fındık Araştırma Enstitüsü ve Tarım İl Müdürlüklerince fidanlıklar oluşturularak, bahçe yenilemelerinde buralardan sağlanacak sertifikalı fidanlar kullanılmalıdır.
• Doğu Karadeniz bölgesinde fındığa alternatif yeni ürünlerin teşvik edilmesi yerine, fındıkla beraber ürün desenini çeşitlendirilerek ilave gelir getirecek yeni ürünlere yönlendirilmelidir.
• Uygulamada gübreleme, sulama, budama, ilaçlama, hasat ve hasat sonrası gibi kültürel tedbirlerin tekniğine uygun bilinçli bir şekilde yapılması için çiftçi eğitim ve yayım çalışmalarına ağırlık verilmelidir. Özellikle erken hasadın engellenmesi yönünde yaptırımlar sağlanmalıdır.
• Organik tarım ve iyi tarım uygulamaları çerçevesinde fındık yetiştiriciliği özendirilmelidir. Bu konuda gerek DGD pirimleri, gerekse kredi faizleri, organik tarım yapanlar için teşvik edici miktarlardadır. Bunların tanıtımına önem verilmelidir.
• Üretim maliyetinin düşürülmesi ve harman işleminin kısaltılması için makineli hasat ve kurutmaya yer verilmelidir. Bu konuda araştırma ve geliştirme çalışmaları yapılması için altyapı desteği sağlanmalıdır. Özel fındık sanayi sektörü de bu desteklerden faydalanmalıdır.
• Piyasaya fındığın arzını düzenli hale getirmek, fiyat istikrarını sağlamak, üreticiyi korumak, biyolojik kirliliği önlemek ve insan sağlığını korumak amacıyla, (özellikle aflatoksin sorununu minimize etmek için) çiftçiye yönelik bölgesel fındık depolarının kurulması sağlanmalıdır. ( FKB depoları bu anlamda kulanılabilinir)
• Fındık Danışma Kurulu şeklinde olan çalışmaların, daha organize hale getirilerek Ulusal Fındık Konseyine dönüştürülmesi için Bakanlıkça yürütülen mevzuat çalışmaları hızlandırılarak en kısa sürede sonuçlandırılmalıdır.
• Fındık sektöründe Ar-Ge çalışmalarında önemli rol üstlenen dünyanın tek Fındık Araştırma Enstitüsünün, mali ve teknik yönden kapasitesi artırılmalı ve gerekli destek verilmelidir. (17 Aralık 2005 tarihinde bununla ilgili, Doğu Karadeniz Ziraat Odası Başkanları Giresun da toplanarak, konuyu ilgili ve yetkili yerlere, 300 dosya ile bildirmiştir.)
• 2844 sayılı “Fındık Üretiminin Planlanması ve Dikim Alanlarının Belirlenmesi Hakkında Kanun” çerçevesinde, fındık üretimine izin verilen alanlarda fındık yetiştiriciliği yapan üreticiler desteklenmelidir.
• 2001/3267 sayılı “Fındık Alanlarının Tespitine Dair” Kararnamede gerekli revizyonlar yapılarak izin verilen, fındık alanlarında rakım sınırlaması yeniden gözden geçirilmeli, fındık alanlarının net bir şekilde belirlenmesi için uzaktan algılama ve coğrafi bilgi sistemlerinden de yararlanılmalıdır.
• Üretim alanı, üretim miktarı, tüketim, piyasa fiyatı, iç - dış alım, iç - dış satım ve stoklar gibi güncel bilgilerde şeffaf bir veri tabanı oluşturulmalıdır.
• Tarım ve Köyişleri Bakanlığı koordinatörlüğünde Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Fiskobirlik, İhracaatcı Birlikleri, Üniversiteler ve ilgili diğer kuruluşların katılımıyla rekolte ve maliyet hesapları Devlet İstatistik Enstitüsü, ürün tahmin formlarına uygun olarak hazırlanmalı ve tek elden açıklanmalıdır.
• Pazara odaklı üretim ve ürün çeşitlendirilmesine yönelik çalışmalara ağırlık verilerek, işlenmiş ürün ihracatını artırmaya yönelik bölgesel bazda, sektörel destekleme araçları geliştirilmelidir.
• Fındık sektörünün bileşenleri olan üretici, tüccar, sanayici, ihracatçı ve tüketiciler ile kamunun hakemliği ve katılımı ile ulusal fındık politikası belirlenmeli, sürekli ve tavizsiz uygulanmalıdır.
• Tanıtım ve yeni pazarların geliştirilmesi konusunda, Fındık Tanıtım Grubu çalışmaları güçlendirilmeli, halen ülkemizden kısıtlı olarak ihracat yapılan Uzakdoğu ve İskandinav ülkeleri, G. Amerika ve Afrika gibi bölgelerde koordineli tanıtım faaliyetleri sürdürülmelidir. Ayrıca milli düzeyde iştirak sağlanan uluslararası gıda ihtisas fuarlarına fındık sektörü olarak çok daha güçlü ve ses getirecek boyutta katılım sağlanmalı, yurt içi ve dışı yoğun lobi, bilgilendirme ve promosyon faaliyetleri yapılmalıdır.
• Fındık İhtisas Borsası’nın (FİB); Salon satışı - Elektronik ürün senedi - E-ticaret - Vadeli işlemleri ve Lisanslı depoculuğu kapsayacak şekilde mutlak suretle kurulmalıdır.
• Ülkemizdeki fındık işleme tesislerinde farklılaşmaya gidilmeli, kapasite kullanım oranları artırılmalı, zayıf yapılı küçük aile şirketleri yerine, ortaklı kobiler desteklenerek kurumlaşma sağlanmalı ve işlenmiş ürünlerde Türk fındığını öne çıkararak markalaşma yoluna gidilmelidir.
• Yaklaşık 200 dekarlık modern bir fındık plantasyonu içerisinde, fındıkla ilgili bütün tesislerin inşa edileceği ve ticari-kültürel faaliyetlerin en iyi şekilde yürütüleceği bir “DÜNYA FINDIK TİCARET, FUAR, SERGİ ve KÜLTÜR KOMPLEKSİ” Doğu Karadeniz’de kurulmalıdır.
SONUÇ OLARAK
Sizlere sunduğum bu bilgiler ve çözüm önerileri doğrultusunda; Tarım Strateji Belgesine uygun şekilde fındık üretiminin geliştirilmesi, kalitesinin artırılması, ürün çeşitliliğinin sağlanması, pazar imkanlarının geliştirilmesi, sektöre gerekli desteğin sağlanması, Ar-Ge çalışmalarına hız verilmesi, yeni mevzuat düzenlemelerinin yapılması hedeflenerek, ileriye yönelik projeksiyonlar belirlenerek, Ulusal Fındık Politikası oluşturulmalıdır.
GİRESUN ZİRAAT ODASI
Özer AKBAŞLI Başkan
|