View Single Post
Eski 08-08-2006, 21:34   #103
malina
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,245
Alıntı:
yanlız ben fiskobirlik başkanının konuşmasından da problemin nasıl oluştuğunu anlayamadım.
daha önce kredi çekilip alım yapılıyor borçlar ödeniyormuş.
iki sene çok iyi giden satış fiatlarıyla durum iyiymiş.
bankaların kredi vermediklerini söyledi ama gerekçeyi kavrayamadım
Bu konuda kendi sitelerinde yazılanları kopyalıyorum... Dediğin gibi ayrıntılı konuşulmadı...

Alıntı:
Fındıkta son 3 yıldır çok büyük bir değişim yaşanıyor. Dünya fındık üretiminin ve ihracatının yüzde 75'ini elinde tutan Türkiye, nihayet fındık politikasında da etkili olmaya başladı. Bu olumlu gelişmeler sonucunda Türkiye'nin fındık ihracatı 500 milyon dolardan 1.5 milyar dolara ulaştı. Yerli sanayide fındığın kullanımı yaygınlaşıyor. 2005-2006 sezonunda 2 milyar dolarlık fındık ihracatı hedefleniyor.

Sektörde devletin, ihracatçının ve üreticinin rolleri eskisine göre daha çok netleşti. Üreticinin kuruluşu olan Fiskobirlik fiyat açıklıyor, piyasayı düzenlemeye çalışıyor. Devlet eskisi gibi fazla müdahale etmeden denetim görevini yerine getirmeye çalışıyor. İhracatçı da oluşan fiyat üzerinden alıcı ile sözleşme yaparak fındık ihraç ediyor. Yıllardır arzulanan yapı buydu.
Ancak, bu yeni yapı birilerini rahatsız ediyor. Eskisi gibi alivre yapamayan, üreticinin fındığını ucuza kapatamayan, ülkenin çıkarını değil kendi çıkarını düşünen bu "mutlu azınlık", olumlu gelişmeleri tersine çevirmek için inanılmaz bir çaba gösteriyor.

Böyle bir dönemde hükümeti ve Ankara bürokrasisini adeta parmaklarında oynatan gizli bir el devreye girerek fındık piyasasını karıştırdıkça karıştırıyor. Piyasanın en önemli aktörlerinden biri olan Fiskobirlik'i devre dışı bırakmak için, kredi yollarını kesmek için inanılmaz bir çaba peşinde.

Çünkü, Fiskobirlik devre dışı kalırsa piyasayı eskiden olduğu gibi kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirecekler. Bunun için, yıllarca, "Fiskobirlik özerk olsun" diyenler bugün özerk yapıdaki Fiskobirlik'in varlığına tahammül edemiyorlar.
Fiskobirlik'in yasal hakkı olmasına rağmen, kredi kullanmasını engelleyerek fındık fiyatlarının düşmesi ve daha da önemlisi üreticiyi Fiskobirlik'ten koparmak için çalışıyorlar. Tüm bu gelişmeler Ankara'da bir orta oyunu olarak sahneleniyor ve ne yazık ki Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve hükümeti de bu oyunu sadece seyretmekle yetiniyorlar.

Fiskobirlik yöneticileri bu bitmez tükenmez baskıdan kurtulmak için şu günlerde Ankara'da son kozlarını oynuyor. Yeniden Yapılandırma Kurulu ve Sanayi Bakanlığı ile yapılan görüşmeler doğrultusunda bir protokol ile Fiskobirlik yeniden yapılanma sürecinin dışına çıkarılıyor.
Böylece Fiskobirlik'e, Destekleme Fiyat İstikrar Fonu kredilerinin yolu tamamen kapatılıyor.

Fiskobirlik'in yeniden yapılanma sürecinin dışına çıkarılmasının ne anlama geldiğini kavramak için bu sürece kısaca bakmakta yarar var.
Dünya Bankası'nın dayatması ile "Tarımda Yeniden Yapılanma Projesi"nin bir parçası olan 4572 sayılı "Tarım Satış Kooperatif ve Birliklerinin Yeniden Yapılandırılması Yasası" 16 Haziran 2000'de yürürlüğe girdi.

Bu yasanın temel amacı, birliklerin 4 yıllık bir dönemde yeniden yapılandırılarak özerk bir yapıya kavuşturulmasıydı. Yasa ile birliklere mali destek yapılması yasaklandı. Bunun karşılığında da birliklerin 31.5.2000 öncesindeki tüm borçları Hazine tarafından üstlenilerek silinmesi yine yasa maddesi olarak kabul edildi. Geçiş dönemi olarak kabul edilen 4 yıllık yeniden yapılanma sürecinde birliklerin, ürün alımında kullanması için Destekleme Fiyat İstikrar Fonu gider hesabı oluşturuldu ve buraya 250 trilyon liralık bir kaynak konuldu. Birlikler bu fondan faizle para kullanarak ürün alacak, ürünü sattıktan sonra borcunu faizi ile birlikte ödeyecek ve tekrar kredi kullanacak bir sistem oluşturuldu.
Ancak, bu yasa çıktıktan sonra daha ilk yıl delindi. O dönemin hükümeti tarafından çıkarılan özel bir kararname ile son kez Hazine adına fındık alması için Fiskobirlik görevlendirildi.

Böylece 2001 yılında Fiskobirlik, Hazine adına yine Hazine'nin parasıyla fındık aldı.

Ülke genelinde faaliyet gösteren 17 birlik için yeniden yapılandırma sürecini yönlendirecek, yönetecek bir Yeniden Yapılandırma Kurulu oluşturuldu. Yeniden Yapılanma Kurulu'nun önerisi ve Hazine'nin onayı ile Destekleme Fiyat İstikrar Fonu'ndan birliklere kredi kullandırılmaya başlandı. Bu krediden bugüne kadar Fiskobirlik hiç yararlandırılmadı. Ayrıca, bugüne kadar 7 birliğin 749 trilyon tutarındaki 31.5.2000 öncesi borçları silindi. Ancak Fiskobirlik'in borcu silinmedi.

Fiskobirlik'in borcu silinmediği gibi 2001 ürünü fındık alımı için Hazine'nin parası ile fındık alan Fiskobirlik, geçen yıl bu fındığı sattı ve Hazine'ye aldığı parayı, faizini ödedi ve 54 trilyon lira da fazladan ödeme yaptı. Hazine, fazladan ödenen 54 trilyon lirayı Fiskobirlik'e geri ödemek yerine, 2000 öncesinde kullandığı ve yasaya göre silinmesi gereken 147 trilyon liralık borca saydığını ve 93 trilyon lira daha para ödemesini talep etti.

Yasa gereği diğer birliklerin 2000 yılı öncesi borçları silinirken Fiskobirlik'in borcunun da silinmesi gerekirdi. Bu borç Fiskobirlik'in bilançosunda yer aldığı için ticari bankalar da kredi vermiyor.

Son 3 yıldır özerk bir yönetim anlayışına sahip Fiskobirlik yöneticileri cezalandırılıyor.

Neden cezalandırılıyor?
Son 3 yılda uyguladıkları fiyat politikası ile fındık fiyatını yükselttikleri için, üreticinin alın terinin karşılığını verdikleri için cezalandırılıyor.
Türkiye'nin fındık ihracatını 500 milyon dolardan 1.5 milyar dolara çıkardıkları için cezalandırılıyor.

Fındıkta alivre dönemini bitirdikleri için cezalandırılıyor.
Siyaseti Fiskobirlik'e sokmadıkları için cezalandırılıyor.
Bu yöneticiler bugün var, yarın yok. Bu nedenle aslında cezalandırılan Fiskobirlik yönetimi değil, fındık üreticisi, gerçek ihracatçı, sanayici ve Karadeniz halkıdır.
Fiskobirlik.org.tr

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön