View Single Post
Eski 02-12-2008, 11:15   #3
petulya
Ağaç Dostu
 
petulya's Avatar
 
Giriş Tarihi: 17-09-2007
Şehir: Istanbul
Mesajlar: 147
Ülkemizin durumu..

Sn. Envor vereceğim cevapla sadece kendi adıma, algıladığım kadarıyla konuşabilirim. Yukarıdaki yazıda bahsi geçen Eser Karakaş ında yazısını okudum, yazısının son bölümünde aynen şöyle yazıyordu...
Alıntı:
Sözün özü

Burada galiba anahtar iki kavram var; birincisi tarımsal verimlilik, ikincisi ise verimlilik artışına yönelik düzgün teşvik verilmesi.

Türkiye bugün geldiği noktada tarım sektörü olarak çok büyük sıkıntılar yaşıyor ve bu büyük sıkıntıların kökeninde 60’lardan günümüze süren yanlış teşvik sistemi ve bu sektör üzerinden yürütülen yalanlar ve anlamsız politikalar mevcut.

Başta Süleyman Demirel olmak üzere (kim ne verirse ben beş daha fazla veririm şaheseri) 60 sonrası politikacılar bu işte büyük vebal sahibi.

Türkiye’nin hemen AB müzakere sürecinde tarım dosyasını açması ve gerekeni yapması şart.

Tarım Bakanı’nın miras hukukunda yapılacağını söylediği düzenleme çok olumlu bir ilk adım.
Bu durumda 26 Milyon çiftçinin ne kadar etkin ve verimli çalıştığınıda incelemek lazım.. Herbir çiftçinin tarım için kullandığı arazi ölçeğinin etkin ve verimli çalışmaya müsait olup/olmadığı gibi durumlar girdi/çıktı maliyetleri, fiyat istikrarını dolayısıyla malın kalitesini, pazarlama ve dağıtımını etkileyecek unsurlardır.(Bu yukarıdaki Hollanda Modeli yazısınada güzel izah edilmiş.).

Ayrıca bizim Miras hukukumuz yüzünden küçücük parsellere ayrılmış topraklarda çiftçilik yapmaya çalışan ve örgütlenemeyen, kendini tarımsal ürünler ve tarım işletmeciliği konusunda yetiştirememiş ve devlettende bu konuda vakti zamanında destek görememiş çiftçilerimizde bu ülkenin bir gerçeği.

Birbirine komşu parsellere sahip çiftçilerimiz eğitilse ve sorunları noktasında daha bilinçli örgütlenseler belki bu sorunlar birazcıkta olsa hafifletilebilir... Bir ara CNN Türk te seyrettiğim bir programda Tekirdağ mıy dı Edirne miydi hatırlamıyorum ama 3-5 dönümlük alanda ziraat yapan herbir çiftçinin nasıl bir traktör sahibi olduğunu oysa çitçiler örgütlenseler sadece 1-2 traktörle bütün köyün işlerinin yapılabileceği söyleniyordu.. Bilmiyorum anlatabiliyormuyum?..Şimdi bu ilin bu kişilere işi öğretecek hiç mi ziraat mühendisi yok.. Hiç mi kooperatifleri **** birlik yöneticileri yok, çiftçiler hiçmi bir araya gelip konuşmazlar? **** devlet hiç mi oraya uğramamış.
Üzgünüm ama topyekun kendimizden aciz insanlar haline gelmiş gibi bir görüntü sergiliyoruz..

Herşey bilinçlenmeyle,sorgulamayla, hesap sormakla, doğruyu ve bilimselliği istemekle olur.. Yoksa devlet bu işlerde bu kadar iyi olsaydı ülkemizde devlet özel sektörün bir kaç adım önünde olurdu ama malesef her gün haberlerde, gazetelerden devletimizin ne olduğu konusunda bir yığın yazı okuyoruz bunu kimsenin kimseye anlatmasına gerek yok zaten...yani kısacası iş başa düşmüş durumda...
Eğitim, bilinçlendirme, ve teşvikler noktasında devletinde yapması gerekenleri asla inkar etmiyorum ama bunun için beklerken daha ne kadar boşa kürek çekeceğimiz belli değil..Tam toparlanır gibi oluyoruz birşeyler olabilir diye düşünürken bir bakıyorsunuz devlet/siyaset kriz patlatıyor, makarayı geriye sarmışız. Gerçekten birbirimizin umrundamıyız? Öcelikle kendimizle barışık bir ulus olmasını becerebilmeliyiz!

Dolayısıyla yukarıdaki Hollanda Modelinden anlaşılan şey çiftçinin kendi örgütlenmesiyle kendi devrimini yaptığıdır.. Kendi devrimleriyle devletlerine ve milletlerine efendi olmayı başarabilmişler. Hatta bırakın kendi ülkelerini dünyaya efendi olmuşlar! Ben bu yazıdan böyle bir ders çıkardım...

Allah aşkına daha dün haberlerde dinledim kuru incirlerimiz aflotoksinden dolayı Avrupada yakılıyormuş **** geri iade ediliyormuş... Şimdi tüm üreticilere, üreticilerin bağlı bulunduğu kooperatif yöneticilerine, koperatiflerin bağlı bulunduğu bölge birliklerine, sivil toplum yöneticilerine,devlet yöneticilerine ve ürünleri test eden laboratuar yetkililerine ve denetçilere soruyorum; aklınız nerde kardeşim yöneticilik mi yapıyorsunuz, evcilik mi oynuyorsunuz?
Ülke insanının bilinçsizliğinden, yöneticilerin vurdum duymazlığından çok dertliyim ve doluyum bağışlayın lütfen... bu konuda sayfalar dolusu yazı yazabilirim ama burda bitirmek istiyorum...

petulya Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön