Konu: Kanser
View Single Post
Eski 04-11-2008, 14:08   #125
denizakvaryumu
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Şekerin kanserin en büyük dostu olduğunu herkes bilir, kanser hastalarına ilk yasaklanan şeker olur...

Peki bal için yasak söz konusu mu?

--------------------------

Kansere karşı bal rejimi

Hırvatistan'daki Zagreb Üniversitesi tarafından yapılan yeni araştırmaya göre, bal kansere yakalanma riskini azaltıyor.

Aynı zamanda içerdiği flavonoid isimli antioksidan madde sayesinde, var olan tümörün küçülmesine yardımcı oluyor ve büyümesini engelliyor.

Araştırmanın başında bulunan profesör Ivan Basic, "Henüz kanserli hücrelere nasıl saldırdığını ve onların küçülmesine nasıl yardımcı olduğunu belirleyemedik. Ancak çoğunlukla meyvelerde bulunan flavonoid maddesinde arıların ürettiği her şeyden bolca var.

Bu gerçekten çok büyük bir buluş" dedi. Flavonoid maddesi kanı sulandırarak kalp hastalıkları riskini de azaltıyor. Uzmanlar ayrıca, bal yiyenlerin hiç bal yemeyenlere oranla çok daha uzun yaşadıklarını da belirlediklerini de açıkladı.

http://arsiv.sabah.com.tr/2004/12/04/gun110.html

--------------------------------------------

Şifalı dediğimiz bal doğal bal...Her bal şifalı mıdır?

...Uludağ Üniversitesi Yenişehir İbrahim Orhan Meslek Yüksek Okulu ile Yerel Gündem 21'in düzenlediği arıcılık konulu konferans ilgi gördü. Öğrencilerin yanısıra ilçede bal üretimi yapan çiftçilerin katıldığı konferansta konuşan Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Levent Aydın, Türkiye'nin ürettiği balın yarısının ihraç edilmesinin iyi olacağını belirtti. Aydın, "Ancak bizim ihraç ettiğimiz balda antibiyotik kalıntısı olduğu için geri geliyor ve bu bal iç piyasaya satılıyor. Bu çok tehlikeli bir durum. Çünkü antibiyotikli bal kansere bile yol açabiliyor.
Bunun için çok dikkatli olmalıyız" dedi. Arı zehrinin çok önemli bir zehir olduğuna da dikkat çeken Aydın, "Ülkemizde yılda 2 kilo arı zehiri ancak çıkıyor ve gramı 200 ile 700 dolar arasında alıcı buluyor. Bu zehir AIDS ve lösemi gibi hastalıklarda kullanılıyor. Ancak biz bunları hiç düşünmüyoruz. Bursa ve Yalova Türkiye'nin en bol polen olan yeri, fakat farkında bile değiliz. Maalesef ülkemizde arıcılık şuurlu bir şekilde yapılmıyor

http://www.altinkovan.com/index.php?...&id=9&Itemid=1

--------------------------------------

Sahte ballar kanserojen

Türkiye Erozyonla Mücadele, Agaçlandirma ve Dogal Varliklari Koruma (TEMA) Vakfi, bir rapor hazirlayarak bal üretimindeki sahtekârliklari anlatti.


''Baldaki Sorunlar'' baslikli raporda, petekli bal üretimi için kolonilere balmumundan yapilmis olmasi gereken plakalar takilmasi gerektigine dikkat çekildi. Bu plakalari daha ucuza üretebilmek için bazi imalathanelerde balmumuna yüzde 10-15 oraninda petrol ürünü mum karistirildigi belirtilen raporda, "Petrol ürünü mum kanserojendir" denildi.

Sorunun çözümü için etkin kalite kontrol yöntemlerinin yapilmasi gerektigi vurgulanan raporda yer alan bazi tagsisler (içine olmamasi gereken seyler katilmis) ve kirlilikler söyle siralandi:

Ari görmemis bal: Fabrikalarda misirdan üretilen ticari glikozun içine bir miktar polen, renklendiriciler ve esanslar katilarak ''bal'' diye etiketlenip satiliyor. Bu tür bal piyasada oldukça yaygin. Bal standardi ve kodeksi balda glikozu yasaklamakta. Klasik seker laboratuvarlari bu analizi kolayca yapiyor. Bu ballar genelde gözden irak bodrum katlarinda üretildiginden aracilar arasinda ''Bodrum bali'' diye adlandiriliyor.

Seker bali: Aricilar kolonilerinden daha çok üretim alabilmek için bal üretim mevsimlerinde kocanlara sakkaroz (seker surubu) veya glikoz veriyor. Arilar bu surubu emip sindirim sisitemlerinden gereçirerek petek gözlerine doldurur. Teknik olarak ari ürünüdür ama gerçek bal degildir.
Surup arinin midesinden geçtiginden klasik seker laboratuvarlari bu tagsisi saptayamiyor.
Sekerli beslenmeden dolayi, ihraç edilen ballarin yurtdisindan geri dönmesi sonucu Ege Ihracatçilar Birligi'' nin kurdugu laboratuvarda bu test yapilabiliyor. Bu laboratuvarda sadece ihraç edilen ürünler tahlilden geçiyor. Bu analizler korbon-13 testi yapabilen cihazlarla yapiliyor. TÜBITAK-MAM''da bu analizleri yapmak mümkün. Sekerle beslenmeyle üretilen ballarda ticari sakkaroz miktari yüzde 50''lerin üzerinde.

Karisik bal: Süzme balin içine bazen yüzde 90''lara varan oranda glikoz karistirilarak ''dogal bal'' veya ''saf bal'' diye satiliyor. Dogal balin fiyati yüksek oldugundan, fiyatinin onda biri oranindaki glikozla maliyet düsürülerek karisim yapiliyor. Bu ballarin hepsi saf, yayla, dogal bal diye etiketlenerek satiliyor. Bal standardi ve kodeksi balda ticari glikozu kabul etmiyor. Bu karisim klasik seker laboratuvarlarinda saptanabiliyor.
TEMA''nin raporunda yer alan kanserojen ballar ise söyle:

Petekli ballar: Türkiye''de petekli bal üretimi için kolonilere balmumundan yapilmis olmasi gereken plakalar takiliyor. Bu plakalari daha ucuza üretebilmek için bazi imalathanelerde balmumuna yüzde 10-25 oraninda petrol ürünü mum karistiriliyor.

Bu nedenle birçok ülkede petekli bal tüketimi yasaklanmis durumda
. Petrol ürünü parafin balmumuna karistiktan sonra rafine edilip, temizlenemiyor. Bu bulasiklik tüm imalathanelere geçiyor ve saf balmumu bulunamiyor. Saf balmumuna karistirilan petrol ürünü mumun kanserojen oldugu biliniyor.

Naftalinli ballar: Son yillarda yurtdisindan gönderilmesinin en büyük nedeni naftalin kalintisi bulunmasi. Naftalini, aricilar, kovanlarindaki mum güvesi zararlisina karsi kullaniyor. Naftalinin uçucu ve balmumu tarafindan emilme özelliginin bulunmasi nedeniyle kolayca bala geçebiliyor.
Naftalin petrol ürünü olup, kanserojenlik siralamasinda dünyadaki en önemli 10 maddeden biridir. Iç piyasadaki ballarda naftalin kalinti analizi yapilmiyor. Bu analiz genelde illerdeki pestisit laboratuvarlarinda yapilabiliyor.

Kaynak : TEMA

http://www.kanserken.com/default.asp...2&haber_id=126

------------------------
Ben temel petekli bal almıyorum, arının kendi yaptığı petekli bal yani karakovan balını tüketin derim.
Naftalin sadece arı kovanlarında değil yatak odalarımızda yıllardır var, güvelerden korunacağız diye yıllardır naftalini geceleri 7-8 saat soluyoruz.

Yatak odalarınızda ve evinizde güve için naftalin kullanmayın
.

Doğal Bal şifadır, unutmayın.

denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön