Birileri yaklaşıyor, bir kadın bir erkek, ah... çok gençler, el ele tutmuş, mutluluktan kahkahalar atıyorlar.
İyice yakınıma geldiler, onları rahatça duyabiliyorum artık.
Kız, erkeğin omuzuna yaslanmış, erkek o na güzel sözcükler söylüyor.
Ama oda ne, erkek bir çakı çıkardı cebinden, aman Tanrım, sakın bu güzel kıza...hayır hayır, bana, kalınlaşan güçlü gövdeme yaklaşıyor, neyapmaya çalışıyor anlamadım.
Birlikte gövdemin en göz alıcı yerini seçtiler, çok meraklandım, ayaklarımın dibindeki yavrularım endişeli bir şekilde bana soruyorlar, "anne ne yapacaklar sana".
Ben de şakınım, ama kötü bir şeyler olacağını seziyorum.
Aaahhh!!! bu da ne canım yanıyor hem de çok, bu genç adam elindeki çakı ile benim yıllarca özenle büyüttüğüm kabuklarıma derin bir çizik attı...
Çok canım yanıyor, nedir bu toprak ana, neler oluyor bana.
İnsanoğlunun saçmalıklarından biri, diyor toprak ana, isimlerinin baş harflerini kazıyacaklar senin gövdene.
Ama neden, beni yaralayarak kendilerini sonsuza dek yaşatacaklarınımı düşünüyorlar, benim çocuklarım var, daha çok küçükler, ayrıca ben açtıkları yaradan bakteri alıp, hastlanabilirim, belkide... yok hayır düşünmek bile istemiyorum.
Canım yanıyor, canım yanıyor, çok canım yanıyor...
|