Arkadaşlar fuara ilk olarak ayın 15'inde gittim cemal beyle telefon ile görüşerek buluştuk cemal bey ve eşi ile sanki yıllardır tanışıyormuş gibi hiç yabancılık çekmedik oturup çaylarımızı içerken sohbetimize devam ettik Orhan bey (orjin) ile tanışma ve sohbet etme imkanı buldum.Cemal bey ve orhan bey ile birlikte standtları gezme imkanımız oldu.Eşimin ameliyatı nedeni ile ayın 16ve 17'sinde fuara gelemiyeceğim için tohum siparişlerini veren ve fuara gelicek arkadaşlara verilmek üzere tohum paketlerini cemal bey'e teslim ettim (sağolsun gösterdiği anlayış ve yakınlık için kendisine ve ailesine çok teşekkür ederim).Fuardan ayrılmak üzere iken Todor , Sinan ve Kudret ile tanışıp görüşme şansı buldum.Aradından fuardan ayrıldım.
Ayın 19 pazar günü biraz rahatsızdım önce bir ağrı kesici ateş düşürücü iğne yaptırıp ardından doğru fuara attım kendimi sürekli terliyorum halim yok ayakta zor duruyorum(fena üşütmüşüm) ancak günüm hanımın bahsettiği termal standındaki mum çiçeğini arıyorum bu arada mum çiçeğini ararken 1'er tane ardıç,nandina,turuncu erica ve atatürk çiçeği aldım.Nihayet termal serasını buldum hoya çiçeği var mı? Oya mı Hoya mı derken mum çiçeği demek aklıma gelmedi tabi neyse ki stantta bulunan ziraat mühendisi bayan mum çiçeğini gösterdi 1 tane kalmış dibindekinin de ot olmadığını mercan olduğunu belirttti.Onuda aldım doğru cemal beyin yanına standa baktım cemal bey yok orda yoksa ilk aklıma gelen yer fuar cafesi ****** orda ve yanında suha bey(Turco) besenkar ve arkadaşı ile tanışma şansım oldu biraz sohbet ettikten sonra işim nedeni ile yanlarından ayrılmak zorunda kaldım.
Ancak arkadaşlar şöyle bir iki gün daha fuar olsaydı hergün giderdim diyebilirim.