View Single Post
Eski 20-06-2008, 00:29   #110
Turkavianvet
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 21-02-2008
Şehir: Ankara
Mesajlar: 73
İki Yanıt ;

Merhaba Arkadaşlar ;

Cevap 1 ; Mehmet Bey'in anlamadığı konuyu açıklayayım.Her kene virüs taşıyıcısı değil.Bilimsel araştırmalar ve bilim dünyası virüs taşıyan kenelerin ilk 12 saatte virüsü insana bulaştırmadığı yolundaki bilgileri.Yani bir yerde insanoğluna zaman veriyor.

Şimdi kenede virüs olduğunu varsayalım.Siz kopardınız ve kenenin başı koptu!... Ya da kenenin kan dolu baloncuğunu kopardınız !...O zaman kene virüsü serbest kalıyor yani bulaşıyor.Keneyi uzman birisi koparttığı zaman cımbız veya özel penslerle dikkatlice çıkarınca kenenin başı kopmuyor.Virüs'te bulaşmamış oluyor.

Konuyla ilgili detay bilgilere Tarım ve Köyişleri Bakanlığı , Sağlık Bakanlığı'nın web sitelerinden ulaşabileceğiniz gibi her iki bakanlığın büroşürlerinden temin edebilirsiniz.

Cevap 2 ; Keneler'in beslenme zincirlerine ve hayat siklüslarına göz atmamız bize yol gösterici olabiliyor.

Keneler öncelikle küçük hayvanlarla , kuşlarla besleniyor. Sonraki tercihleri kaplumbağa , tavşan gibi hayvanlar. En son aşamada küçükbaş ve büyükbaşlar. Bunları bulamayınca doğal barınma ve üreme yerlerine giden insanlardan beslenme yolunu tercih ediyor.

Yani sizin hobi bahçeniz onların doğal barınma alanı değiller. Sizin hobi bahçenizin konumunu tam olarak bilemiyorum. Çevrede hayvan var mı ? Eski ahır var mı? Keneler sizin hobi bahçenize nasıl gelebilir ? Bahçenizde kene gördünüz mü ?

Keneler bitkilerle beslenmiyor !...Bitkileri yol gibi köprü gibi kullanıyorlar. Bitkilerin uçlarına doğru tırmanıyor **** ağaçlara tırmanıyor oradan geçen canlıların vucut ısılarını algılayarak atlıyorlar.

Bana göre kenelerle bitkiler yoluyla mücadele etmek pek mantıklı gelmiyor. Olsa olsa biyolojik yöntemlerle mücadele edilebilir. Hayat siklüsunu sekteye uğratacak tahribatlardan kaçınılır. Kenelerle beslenen canlılara yaşam hakkı tanınabilir.

Buradan hareketle bir cografya'nın doğal bitki örtüsünü korumak o bölgedeki doğal canlılarında dengede kalmasını sağlayacaktır. Böyle bir yaklaşım benimsemek dolaylı olarak sizin söylediğiniz kenelerle bitkiler veya ağaçlar vasıtasıyla mücadele etmek manasına gelebilir.

Olağanüstü ve bildiğimiz kadarıyla sadece DÜNYA da olan HAYAT bize kendini tekrar tekrar hatırlatıyor.

Dün kuş gribi , bu gün Kırım-Kongo hastalığı (Keneler taşıyıcı) yarın başka başka hastalıklarla karşılaşacağız !...

Örneğin geçenlerde okuduğum bir haberde 1500 lü yıllarda Avrupa nüfüsunun 1/3 ünün ölümüne neden olan VEBA hastalığının tekrar hortlayabileceği riski üzerinde bilimadamları harıl harıl çalışıyorlar.
Çin Gribi , Nil Virüsü gibi pek çok hastalık kapıda nöbet tutuyor!...

Birkaç örneğini verdiğim bu salgın hastalıklar veya muhtemel diğer tehlikelere ( ozon tabakası , küresel ısınma , kuraklık , doğal afetler vs ) karşı sitemiz ağaçlar net üyelerinin duyarlılıkları DOĞAL HAYATI KORUMAK tan yana göstermiş oldukları çalışmalardır.

Bu sorunlar tüm dünya insanlarının ortak sorunları olmasına rağmen duyarlılıklar kişiden kişiye değişebiliyor.
Bir bitki yetiştirebiliyorsak bir fidan dikebiliyorsak sorumluluğumuzu bir nebze yerine getiriyoruz demektir.
Gelecek nesillerimiz hepinize minnettar kalacaktır.

Sevgi ve Saygılarımla

Turkavianvet Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön