View Single Post
Eski 26-05-2008, 22:15   #15
kuru.umit
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Saint Petersburg: Karanlıkların Prensesi-4 (Saraylar Bölgesi)

St. Petersburg’un Saray Yakası, Teğmen Smidt köprüsü ve Üçleme köprüsü arasında kalan alan olarak kabaca belirtilebilir. Burada Petro’nun meşhur heykeli Bronz Atlı (Bakır Atlı, Bakır Süvari diğer Türkçe çeviriler), Dekabristler Meydanı, Donanma binası, Aziz İsak meydanı, Saray Meydanı, Aleksandr Sütunu, Hermitaj, Mars Tarlası, Mermer Saray ve Yazlık bahçeler gibi gezilmesi gereken bir sürü yer var. Burası ile bağlantılı olan Rus Müzesi, Dökülen Kan kilisesi ve Mihaylovski Bahçesi de bu güzergahta bulunan yerler arasında..
Bir uçtan başlayalım; Petro’nun Bronz atlısı.
Bu heykelin heykeltıraşı Eten Moris Falcone’dir. I. Petro’nun tahta çıkışının yüzüncü yılı şerefine 7 Ağustos 1782 yılında açılmıştır. Kayanın tepesine tırmanmak üzere şahlanmış bu bakır at heykeli, dünyadaki atlı heykellerin en güzellerinden biridir. Bu heykelin en önemli özelliği atın iki ayağı üzerinde şahlanmış olarak durdurulması (foto 1). Bu ne hesap gerektiren bir olay olsa gerek! Bu heykeli Büyük Yekaterina yaptırıyor ve 1625 tonluk tek parça granit taş kaidesinde kısaca şu yazıyor: 2. Yekatarina’dan, 1. Petro’ya”. Yani “senin birinciliğini kabul ederim ama bende senden sonra gelenim”…
1833 yılında Rus şair Aleksandr Puşkin “Medniy Vsadnik” (Bronz (bazısı da Bakır diyor) Atlı) adlı bir şiir yazmıştır. Bu şiirde heykel “canlanır” ve kahramanın “peşine takılır”. O zamandan beri Petro anıtına “Bakır Atlı” adı verilmiştir. Bu anıt da tıpkı Hermitaj, İsak Katedrali ya da Donanma Binası’nın külahı gibi St. Petersburg’un bir simgesidir. Bu arada Puşkin dramını da bir kısmımız bilebilir ama bilmeyenlere; Zengin ev soylu bir anne babanın çocuğu olan Puşkin (Osmanlı-Rus savaşına katılmış ve 1829 yılında bu savaş nedeniyle Erzurum’a gelmiştir). Uzunca bir süre peşinden koştuğu büyük aşkı Natalya Gonçarova’yı sonunda razı edip 1831 yılında evlenmiş. Ancak bu gönülsüz evlilikten kokular gelip, 1936 yılında bütün Moskova’da bir Fransız yüzbaşısı d’Antes ile karısı hakkında dedikodu çıkınca, Puşkin d’Antes’i düello’ya davet etti. Bu düellodan bir diplomat olan Baron Von Heeckeren’in haberi oldu. Baron, yüzbaşı’yı ikna ederek onun Natalya’nın kızkardeşi ile evlenmesini sağladı. Ancak bu evlilik nedeniyle d’Antes, aile içine daha sık girip çıkma olanağı elde etti. D’Antes’in Natalya’ya olan ilgisi nedeniyle dedikodular artınca Puşkin tekrar d’Antes’i düello’ya davet etti. Sonunda büyük şair Puşkin aldığı ölümcül yara ile ölüyor. Sonrası mı; Natalya yüzbaşıya da yar olmuyor.
Donanma binası Petro’nun iyi bir donanma kurmak istemesi sonucu Petersburg’da 3. yaptırdığı binadır. 1704-1711 arasında inşa edilen bina, o zamanlar tersane olarak işlev görüyor. 1806 yılında Andrey Zaharov tarafından yeniden inşa ediliyor ve meşhur kulesi daha da yükseltilip altın yaldızla kaplanıyor. En ucuna da bir gemi maketi konuyor. Bugün mühendislik okuluna ev sahipliği yapıyor (foto 2).
Aziz İsak Katedrali Auguste de Monferrand adlı bir mimarın eseri(foto-3). Bu katedral müze ve giriş paralı. Biz şehrin panoramik fotosuna alalım diye sadece kulesine çıktık, (giriş 300 Ruble, yaklaşık 300 merdiven çıkacaksınız, hazırlıklı olun-foto 4). Binanın içinde İkonastasis ve Kubbe tavan resmi için mutlaka görün uyarısı var ama vakit dar bu nedenle bir tercih yaptık ve içine girmedik. Katedralin heykellerinin çoğu İvan Vitali elinden çıkma, özellikle Meşaleli Melekler en güzelleri (foto-5). Buraya çıkmak sizi yorsa da, St Petersburg'u tüm güzelliği ile ayaklarınızın altında görünce herşeyi unutacaksınız. Binanın dışı çok heybetli, dört bir yanını gezin, özellikle kapılarındaki (güney kapısı) İvan Vitali elinden çıkma rölyefler çok etkileyici..

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön