Merhabalar,
Doğu Karadeniz turizminin Sumela, Uzungöl ve Ayder arasında sıkıştığını, sıkıştırıldığını düşünüyorum. Sumela'dan Uzungöl'e, Uzungöl'den Ayder'e kadar (100'er kmden fazla) devasa mesafeler var. Bu aralardaki doğal değerlerin görmezden gelinmesi gibi bir sakınca orta yerde duruyor.
Sözgelimi, 22 Nisan'da BBC 2.kanal için "Long way down" adlı bir belgesel çekimi yapan ekibe, Çayeli Şairler deresi boyunca araçla 8 km'lik bir tur yaptırdım. Doğal güzelliğe bayıldılar. Az olan zamanlarının büyük kısmını İstanbul ve Batı Karadeniz'e ayırmışlardı, bu yöreye daha fazla zaman ayıramadıkları için çok üzüldüler. Benim doğup büyüdüğüm Sırt Köyü'nün doğasına hayran kaldılar.
Kendilerini Çayeli'nden 12 km mesafede bulunan Ağaran Şelalesi'ne götüremedim, zamanları yoktu. Üstelik 8 km mesafedeki Sırt Köyü'nden sadece 4km daha gideceklerdi.
Bu arada, Ağaran Şelalesi'ne 500 metre mesafede, ama orman içinde bulunan Koca Kayın Ağacı'nı o zamanlar henüz bulup resmini de çekmemiştim. Onlara ağaçtan bahsedemedim bile...
Doğu Karadeniz turizm için halen işlenmemiş bir cevher gibidir. Ayder havzası hariç yöre halkı turizmi pek bilmemekte, neyi nasıl yapması gerektiğini de pek anlayamamaktadır. Ama, bu durum yörenin bakir kalmasına yol açmakta ve değerini artırmaktadır.
Ağaran Şelalesi için:
http://www.agaclar.net/galeri/showim...mageuser=31933
Koca Kayın Ağacı için:
http://www.agaclar.net/galeri/showim...p?i=17505&c=16
Herkese selam.